Bu çalışmanın amacı, toplumsal cinsiyet rollerinin sanat alanı üzerine belirlenimlerini sanat tarihi üzerinden analiz etmektir. Sanat yapmanın koşulları toplumsal yapının ayrılmaz bir parçasıdır. Tarih, toplumsal koşulların ortaya çıkarttığı sonuçlar üzerinde çalışırken olayların kayda geçirilmesi sürecinde neyin kayda değer olduğuna karar veren tarihçinin kendisidir. Değerlendirme yapanların erkeklerden oluşması öznesi erkek, bakış açısı eril bir tarih anlayışı ortaya çıkartır. Kadınlar çoğunlukla tarihin ilgi alanın dışında bırakılmıştır ve bu durum sanat tarihi için de geçerlidir. Eril bakışın cinsiyetçi değerlendirmeleri sanat alanını kuşatmış ve kadınlar bu alan içerisinde sanatçı kimliklerini ortaya koymak için büyük mücadeleler vermişlerdir. Kadınlar, dili, estetik değerleri, araçsal sembolleri eril olan böylesi bir sanat alanında eşit olmayan koşullarda benliklerini ve sanatçı kimliklerini var etmek zorunda kalmışlardır. Feminist sanat anlayışı ile beraber ortaya koydukları mücadelelerle çeşitli kazanımlar sağlamış olmakla birlikte sanat alanının erkeksi yapısının devam ettiği anlaşılmaktadır. Kadınların güçlü bir sanatçı kimliği ortaya koyabilmeleri için sanat alanına yönelik eril yapının belirlenimciliğinin bertaraf edilmesi gerekliliği ortaya çıkartmaktadır.
The aim of the study is to analyze determination of gender roles in the art field over the history of art. The conditions of making art are an integral part of social structure. While history is studying on the consequences of social conditions, it is the historian who decides what is worthwhile in the process of recording.As decision makers composed of men, it reveals a history conception that the subject is men and perspective is masculine. Women are often excluded from the historical intereasts, and this is also true for the history of art. Sexist reviews of masculine view besieged the field of art and the women have fought to reveal for their artistic identity in this field. Women have to have their self and artistic identity in unequal conditions in such an art place where language, aesthetic values, symbols of instrumental are masculine. It is clear that various acquirements have been gained in the fight they put forth along with the feminist concept of art. To put a strong artistic identity, the restrictiveness of masculine structure in the artistic field should be averted.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Issue: 11 |