Hanefî mezhebinin temeli, Ebû Hanife ve
önde gelen talebeleri; İmam Ebû Yusuf, Muhammed, Züfer ve Hasan b. Ziyâd’ın
görüşlerinden oluşmuşken füru-i fıkıh meselelerinde talebeleri ile Ebû Hanife
arasındaki fikir ayrılığının oranı neredeyse üçte bire kadar ulaşmıştır. Hicri II. asırda
başlayarak IV. asrın
ortalarına doğru büyük oranda sona eren mezheplerin
teşekkülü ve mutlak ictihad faaliyetlerinin tamamlanmasının ardından, fıkhî
meselelerin çoğalması, mezhep imamlarından ve ashabından nakledilen görüşlerin çokluğu
ve zaman zaman birbirleriyle çelişmesi, fıkhî hükümlerin istinbatında tahric ve
tercih gibi faaliyetlerin hızlanmasına imkân vermiştir. Bu sebeple müteahhir dönemde mezhep uleması
eserlerinde, mezhep içi itimad edilen görüşleri ifade eden kuralları, ifta
usulü çerçevesinde oluşturmaya çalışmışlardır. İlerleyen dönemlerde bu
çalışmalar daha da geliştirilerek fakihler, hiyerarşik bir sıralamaya tabi
tutulmuş ve bu büyük bir kitle tarafından da benimsenmiştir. Bu çalışmada,
klasik “fukaha tasnifi” olarak bilinen tasnif içinde “tercih ehli” kavramı, Hanefîler
özelinde kısa bir şekilde incelendikten sonra Şürünbülâli’nin Nûrü’l-İzâh’taki
bazı tercihlerine değinilecektir.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mayıs 2017 |
Kabul Tarihi | 15 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 1 |
Kocaeli İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Kocaeli Journal of Theology is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International Licence.