Arpaçay’ın kenarında ve Kars İl’ine
Bağlı Ani Ören Yeri, geçmişinde yüksek medeniyetlerin izlerini bin yıllardır
barındırarak günümüze kadar taşımış ve kompozit yapılı bir açık hava müzesidir.
Ani her ne kadar daha sonra gelen uygarlıklar tarafından yeniden
biçimlendirilse de eskiye ait yapıları ve değerlerini bozmadan devam ettirebilmiş
nadir bir yerdir. Tüm bu farklılıkları ve değerleri bugünkü ören yerinde bile
görebiliyoruz.
Ani
Şehri, Selçuklu Hükümdarı Sultan Alparslan’ın Anadolu’ya giriş yaptıktan (1064)
sonraki süreçte üzerinde Türk Mimarisine ait yapıların oluşması ile yepyeni ve
modern bir görünüme kavuşmuştur. Özellikle İpekyolu’nun güzergahı üzerinde
bulunması hasebi ile Ani Şehri sadece yapısal alanda değil, kültürel ve
sosyolojik açıdan da kompozit şehirlerden biri olmuştur.
Atatürk
Üniversitesi desteği ile Ani Ören yerindeki yapıların 2000’den sonraki
görünümleri Ani Gravürleri Projesi kapsamında akademisyenler ve öğrencilerden
oluşan bir araştırma ekibi tarafından yerinde incelenmiş, etütler ve çizimler
yapılarak kayda geçirilmiştir. Elde edilen veriler atölye ortamında gravür
kalıplarına işlenerek baskı yolu ile kağıtlara aktarılmış ve yaklaşık 300
civarında gravür resim elde edilmiştir.
Gelinen
noktada Türk – Selçuklu izlerinin sanatsal bir dil olan gravür resim yolu ile
resmedilmesi ve tekrardan topluma sunulması sayesinde kaybolan veya eskiyen
etkilerin tekrardan güncellenerek canlandırılması sağlanmaktadır. Ortaya
çıkarılan gravür resimlerin sergileme, katalog ve bildirilerle takdimi ile de
kültür, turizm ve sanat alanlarına katkılar yapılmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 28, 2018 |
Submission Date | November 18, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 1 |