2000’li yıllarda meydana gelen Enron skandalının, uzun yıllara yayılan denetçi-müşteri ilişkisinden kaynaklandığı ve uzun çalışma sürelerinin denetçinin bağımsızlığını zedelediği kabul edilmektedir. Denetçinin bağımsızlığının tekrar temin edilmesi, mali tablolarda yer alan, finansal bilgi kullanıcılarını yanıltmaya yönelik gerçekleştirilen manipülatif işlemlerin kısıtlanması amacıyla SOX yasasıyla denetim firmasının ve bağımsız denetçinin belirli periyotlarda rotasyona tabi olması yönünde çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Ancak zorunlu rotasyonun kar yönetimi uygulamaları (denetim kalitesi) ya da finansal raporlamanın kalitesini etkileyip etkilemediği ayrıca fayda ve maliyetlerine ilişkin literatürde farklı görüşler ve tartışmalar bulunmaktadır. Bu nedenle sorumlu ortak baş denetçi rotasyonunun kar yönetimi üzerindeki etkisinin Türkiye örnekleminde araştırılması önem taşımaktadır.
Literatürde anılan tartışmalara Türkiye örneklemi esas alınarak katkı sağlamayı hedefleyen bu çalışmada, KGK ve SPK düzenlemeleri çerçevesinde firma ve denetçi düzeyinde gerçekleştirilen zorunlu rotasyon uygulamalarının ve isteğe bağlı denetçi değişikliklerinin (gönüllü firma-gönüllü denetçi) kar yönetimi uygulamaları üzerinde bir etkisinin olup olmadığı incelenmiştir. Kar yönetimi uygulamalarının göstergesi olarak Kothari Modeli ile tahmin edilen ihtiyari tahakkukların dört türü (mutlak, orijinal, pozitif, negatif) kullanılmıştır. Araştırmada zorunlu firma, zorunlu denetçi ve gönüllü denetçi rotasyonlarının kar yönetimi uygulamaları üzerinde önemli düzeyde bir etkisinin olmadığına diğer taraftan gönüllü firma rotasyonuyla kar yönetimi arasında zayıf ilişkiler olduğuna yönelik bulgulara ulaşılmıştır. Elde edilen bu sonuçlar, zorunlu rotasyon uygulamalarının kar yönetimi üzerinde önemli düzeyde bir etkisinin olmadığını, genel itibariyle kar yönetimi uygulamalarını sınırlamadığını göstermekte ve zorunlu rotasyona karşı olan çalışma sonuçlarını desteklediği söylenebilir. Diğer taraftan zorunlu rotasyon sonrası farklı denetim ekibinin, farklı bir bakış açısıyla kar yönetimi uygulamalarını kısıtlayacağını, finansal raporlamanın kalitesini artıracağını ve denetçinin bağımsızlığının sağlanacağını ileri süren zorunlu rotasyon savunucularının görüşleri ile farklılık arz etmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 11 Sayı: 1 |