Nazire, acemi şairler için klasik Türk şiiri geleneğini öğrendikleri bir okul; yetkin şairler içinse hem şairlik yeteneklerini sergiledikleri hem de nazireleştikleri şairlere dostluklarını sundukları bir platform olmuştur. Klasik Türk şiirinde çeşitli nazım şekillerinde nazireler yazılmış olmasına rağmen bunların arasında gazel nazım şekli oldukça rağbet görmüştür. Gazel nazım şekliyle kaleme alınan nazirelerde, istisnalar olmak kaydıyla, şairler model şiirin vezin, kafiye ve redifine bağlı kalarak model şiiri taklit etmişlerdir. Bazı nazireler, şiir geleneği içinde popülerleşerek "nazire ağı" adı verilen yapıyı meydana getirmişlerdir. Péri (2020) tarafından geliştirilen nazire ağı teorisi sağladığı şiirsel bağlam ile şiirlerin hem içerik hem de üslup bakımından benzerliklerinin ve farklılıklarının bütüncül bir şekilde incelenmesine yardımcı olmaktadır. Bu çalışmada Edirneli Nazmî’nin 16. yüzyılda derlediği Mecma’u’n-Nezâ’ir adlı eserinde -uñ redifi etrafında oluşan otuz şiirlik nazire ağı ile söz konusu nazire ağıyla aynı vezin, kafiye ve redifle 18. yüzyılda yazılan iki gazel incelenecektir. Vehbî ve Mirzazâde Sâlim’e ait olan bu iki gazel, İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi Türkçe Yazma Eserler Koleksiyonu 3523 numarada kayıtlı şiir mecmuasında yer almaktadır. Elde edilen sonuçlara göre 18. yüzyılda yazılan iki gazel ile 16. yüzyılda ortaya çıkan nazire ağı arasında metinler arası ilişkiler olduğu tespit edilmiştir. İki asır boyunca devam eden nazire ağı klasik Türk geleneği içinde bir gelenek hâline gelmiştir. Nazire ağının anlam dünyasına mahsus motifler, anahtar kelimeler, tamlamalar ve kafiye kelimeleri Vehbî ve Mirzazâde Sâlim'in iki gazelinde mevcuttur.
Nazire (poetic reply) serves as a school where amateur poets learn the tradition of classical Turkish poetry. Also, it is a platform where proficient poets present their poetic talents and offer their friendship to the poets to whom they wrote poetic replies. Although nazires are composed in various forms in classical Turkish poetry, the ghazal genre was prevalent among them. In ghazal poetry, with exemptions, poets imitate the model poem by keeping to its meter, rhyme, and redif. Some of these poems became popular within the poetic tradition and formed an "imitation network". The theory of imitation network developed by Péri (2020) helps to holistically analyze the similarities and differences between poems in terms of content and style, providing a poetic context. This study will examine the imitation network, which includes thirty poems formed around the -uñ redif in the Mecma'u'n-Nezâ'ir compiled by Edirneli Nazmî in the 16th century and two poems composed in the 18th century. These two ghazals, by Vehbî and Mirzazâde Sâlim, are kept in the poetry collection in the Rare Works Collection of the İstanbul Üniversitesi Library, number 3523. According to the results, intertextual relations exist between the two ghazals composed in the 18th century and the imitation network established in the 16th century. This network, which lasted for two centuries, has become a tradition within the classical Turkish tradition. Motifs, keywords, phrases, and rhyme words specific to the imitation network's signifying universe are present in the two ghazals of Vehbî and Mirzazâde Sâlim.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Classical Turkish Literature of Ottoman Field |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 16, 2024 |
Submission Date | November 6, 2024 |
Acceptance Date | November 19, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 10 |