Mergers and acquisitions are among the most important growth strategies in the media and entertainment industries. Although the "bigger is better" motto held by neo-liberal policies ended up with some failures, currently media and entertainment companies keep growing not to aim to obtain economic scale, but scope by targeting technology companies and platforms. Despite being subject to market conditions in the capitalist system, media mergers have social consequences due to the sector's distinct characteristics. This research analyzed the new trends in mergers and acquisitions in the media and entertainment sectors in Turkey between 2011–2021 within traditional media, advertising, and new content, creative, or analysis platforms. Most transactions in traditional media consist of takeovers; the advertising industry continues to integrate with international agencies, and new platforms (start-ups) are attracting private equity or personal investments. Mergers and acquisitions raise concerns due to causing market concentration, restricting competition, and preventing pluralism. The effects of the transactions are discussed over three case studies within critical perspective. It is observed that the current monitoring mechanisms are insufficient and do not take into consideration political pluralism and cultural diversity. The research also reveals that the changing nature of market behaviors should be considered when measuring and preventing concentration in the media sector. General economic criteria are insufficient to meet today's needs; new media-specific criteria are required.
Media mergers acquisitions political pluralism cultural diversity
Medya ve eğlence sektöründe şirketlerin büyüme stratejilerinden en önemlilerinden biri, birleşme ve satın almalardır. Neo-liberal politikalarla gelen “büyük olmak iyidir” mottosu her zaman iyi sonuçlar vermese de medya şirketleri bugün teknoloji şirketlerini, eğlence platformlarını hedefleyerek, ölçek ekonomilerindense kapsam ekonomilerine yönelerek büyümeyi sürdürmektedir. Kapitalist sistemde piyasa koşullarına tabi olsalar da medyanın kendine özgü nitelikleri nedeniyle bu birleşme ve satın almaların toplumsal sonuçları da vardır. Bu araştırma, 2011–2021 yılları arasında, Türkiye’de medya ve eğlence sektöründeki birleşme ve satın almalardaki eğilimleri; geleneksel medya, reklamcılık ve yeni içerik ya da analiz platformları, yaratıcı platformlar yönünden betimsel bir yöntemle analiz etmiş; analizin sonucunda, geleneksel medyadaki işlemlerin çoğunun el değiştirmelerden ibaret olduğu; reklamcılık sektörünün uluslararası alanla bütünleşmeyi sürdürdüğü, yeni platformların ise yatırım sermayesi çekerek cazip hale geldiği ortaya çıkmıştır. Birleşme ve satın almalar; pazarın yoğunlaşmasına sebep olduğu, rekabeti kısıtladığı, çoğulculuğu engellediği gerekçeleriyle kaygı yaratmaktadır. Araştırmada seçilen üç örnek üzerinden bu işlemlerin sonuçları eleştirel bir perspektiften tartışılmış; günümüzdeki denetleme mekanizmalarının yetersiz kaldığı, siyasi çoğulculuk ve kültürel çeşitliliği gözetmediği tespit edilmiştir. Araştırma ayrıca medya sektöründeki yoğunlaşmanın ölçülmesi ve önlenmesi için pazar davranışlarının değişen niteliğinin göz önünde bulundurulması gerektiğini, genel ekonomik kriterlerin günümüz ihtiyaçlarına cevap vermediğini, medyaya özgü yeni ölçütlere ihtiyaç duyulduğunu da ortaya koymuştur.
Medya birleşmeler satın almalar siyasi çoğulculuk kültürel çeşitlilik
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Radyo-Televizyon |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 26(1) Sayı: 51 |