Sinema ve felsefe insanın farklı düşünme biçimlerine ait iki ayrı alan gibi görülse de sinema çoğu zaman felsefi düşünüş ile kurguyu bir araya getiren kullanışlı bir araçtır. Bilim kurgu da bu anlamda özellikle yapay zekâ ve robotik çalışmalarında bir yandan ilham verici bir etkiye sahipken bir yandan da bu teknolojilerin seyrine ve doğasına dair felsefi sorgulamalara kapı aralamaktadır. Bu çalışmada yapay zekâ felsefesinin temel meseleleri olan yapay sistemlerde bilinç, duygulanım, ahlak gibi problematikler ile yapay zekâ ve etik ilişkisine dair tartışmaların Yapay Zekâ, Ex Machina ve Ben Anneyim filmlerindeki izleri ele alınmaktadır. Bu hususta, film içinde felsefe yaklaşımından hareketle, bu problemlere dair felsefi argümanların ilgili filmler içerisinde ele alınışı hem ayrı ayrı hem de karşılaştırmalı olarak değerlendirilmektedir. Yapay zekâ ve robotiğe yönelik bilim kurgusal bakış açısı ile felsefi bakış açısı arasındaki çift yönlü etkileşim ile ortaya konulan tablo üzerinden yapay zekâ sistemlerinin zihinsel potansiyeli ve etik boyutları açıklanmaya çalışılırken, bilincin ahlaki sorumluluğa yönelik ayırt edici rolü tartışmaya açılmaktadır. Makaleye konu olan filmlerin ortak özelliği seyirciye sunmuş oldukları robot figürlerinin duyarlı, duygulu, bilinçli ve aslında ikna edici ölçüde insani görünmesidir. Bu çalışmada, insani robotların tükenen insan neslinin yerini aldığı gelecek tasavvurları sunan bu üç film üzerinden insan-makine ilişkisinin doğasına ve geleceğine yönelik bir analiz sunulurken, felsefi düşünce ve sinematik kurgunun kesiştiği görüşler açığa kavuşturulmaya çalışılacaktır.
Although cinema and philosophy are seen as two separate realms, belonging to different ways of thinking, cinema is often a useful tool that brings philosophical thinking and fiction together. In this sense, science fiction (sci-fi), especially in artificial intelligence (AI) and robotics research, not only has an inspiring effect, but also opens the door to philosophical inquiries about the progress and nature of these technologies. In this study, the traces of problematics such as consciousness, sentience, and free will in artificial systems, which are the main issues of the philosophy of artificial intelligence, and discussions on the relation of AI and ethics are addressed through the movies "Artificial Intelligence", "Ex Machina", and "I am Mother". In this regard, based on the philosophy-in-film approach, the philosophical arguments on these problems are evaluated both separately and comparatively. Through the bidirectional interaction between the sci-fi and philosophical perspectives on AI and robotics, the mental and ethical potential of AI systems are tried to be explained, while the distinctive role of consciousness for moral responsibility brought up for discussion. The common feature of the selected movies in this article is that the robot figures they present to the audience appear to be sentient, emotional, conscious and, in fact, convincingly human. This study will present a philosophical analysis of the nature and future of the human-machine relationship through these three films, offering projections of a future in which humanoid robots replace the extinguished human race, and will attempt to clarify the intersection of philosophical thought and cinematic fiction.
ethics Philosophy of cinema philosophy of mind Artificial Intelligence Ex Machina I am Mother consciousness
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication Technology and Digital Media Studies |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 14, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 26(2) Issue: 52 |