Abstract
Teknoloji, bireylerin ve işletmelerin kişisel finansal, yasal ve itibar verilerini çeşitli araçlarla paylaşmalarını ve yaymalarını sağlar. Bu kullanım kişisel veriler üzerinde kontrol kaybına neden olabilir. Kişisel verilerin korunması, şirketlerin kaçınılmaz bir yükümlülüğüdür. Sonunda, Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanunlar, Avrupa Parlamentosu tarafından ilk önce 95/46 / EC sayılı AB Direktifi ve daha sonra Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) adları altında kabul edildi. Türkiye, mevzuatını Avrupa Birliği ile tamamlama çabalarının bir parçası olarak, 7 Nisan 2016 tarihinde, 95/46 / EC sayılı AB Direktifine dayanan bir Kişisel Veri Koruma Yasasını da kabul etmiştir. Türkiye Veri Koruma Kanunu (KVKK), zaman içinde GDPR’a daha fazla yönelmiştir. Avrupalı İşletmeleri ve onların uluslararası iş ortakları da GDPR’a uymalıdır. GDPR’a uygunluk surecinde, Gizlilik Etki Değerlendirmesi (PIA) önemli bir rol oynar. Bu literatür çalışmasında KVKK için uygunluk süreci özetlenmiştir. Daha sonra ise, PIA’nin GDPR’a bağlı şirketler için ticari çalışmalar açısından ne şekillerde kolaylaştırıcı olabileceği vurgulanmaktadır.