Abstract
Son 10 yıldır, biyoteknolojide sağlanan gelişmeler hayvan yetiştiriciliğinde, üreme süreçlerinin denetimini kolaylaştırmakta ve elde edilen neticeler her defasında büyük yankılar uyandırmaktadır. Çok erken safhadaki embriyonun verici hayvanın (DONOR) uterusundan alınarak, aynı türden başka hayvanların uterusuna cerrahi veya cerrahi olmayan yöntemlerle nakli ve gelişecek yavrunun gebelik süresini burada tamamlaması demek olan embriyo transferinin % 50 civarında gebelik başarısı ile uygulama alanına sokulması, dikkatleri dişi damızlıklar üstünde toplamıştır. Çünkü iyi bir boğa ile genetiğin yarısı kontrol edilebilirken embriyo ile % 100’ ünü kontrol etmek mümkündür. İşte biyoteknolojideki bu gelişmeler hayvan ıslahı ile uğraşanları dişi ve erkek damızlıkları beraber düşünmeye zorlamıştır. Embriyo transferi, artık tüm gebelik süresi boyunca kendi buzağılarını taşımak zorunda olmayan üstün nitelikli dişi hayvanlardan, daha fazla yavru elde edilmesini mümkün kılmaktadır. Süt annelik yapan bir ineğin, taşıdığı buzağı üzerinde hiçbir etkisi yoktur. Ancak, taşıyıcı anne bazı hastalıklara karşı sahip olduğu muafiyeti yavruya intikal ettirir. Bu nedenle embriyo nakli, hayvan ıslahında avantajlı bulunmaktadır. Bilindiği gibi embriyo transferi, süperovulasyon tekniği ile birlikte kullanılır. Süperovulasyonun amacı, bir siklus döneminde birden fazla ovumun üretilmesini sağlamaktır. Ancak süperovulasyonun geniş bir varyasyon göstermesi önemli bir sorundur. Elde edilecek ovum ve embriyo sayısını önceden kestirmek mümkün değildir. Bazı sığırlarda süperovulasyon meydana gelmeyeceği gibi, bazılarında 15-20’ den fazla yumurta üretebilir. Aynı ineğin farklı zamanlarda süperovulasyona vereceği cevapta farklı olabilir. Bütün bunlar bir verici için, kaç alıcı annenin sinkronize edilmesi gerektiğini zorlaştırmakta, zaman zamanda embriyo kayıplarına neden olmaktadır. Embriyo ihracatının, alıcıya sağlayacağı önemli ölçüde düşük nakliye bedeli ve daha az hastalık riski gibi avantajlarıda vardır. Bu yüzden 1970’li yıllardan beri embriyo transferi genetik ıslah programlarının bir parçası olarak düşünülmüş ve embriyonun dondurulma yöntemleri üzerindeki araştırmalar yoğunlaştırılmıştır.
Abstract
For last ten years, The developments recorded on the biotechnology have facilitated the control of reproduction processes in the animal husbandry and the obtained results have drawn attention at all times. Embryo transferring means the transferring of embryo to uterus of another female by using surgical and non-surgicalmethods and the completing of all the gestation period in this uterus, after the taking out of this embryo whichis at earlier phase from donor female. Putting of embryo transferring process on the practice with a 50 % of gestation success have focused all the interestson female brooders. As while 50 % ofgenetic can be controlled with a bull having a good performance, 100 % of genetic is possible to control with embryo. The above-mentioned developments on the biotechnology have obliged the animal breeders to take both female and male brooders in to the consideration. Embryo transferring makes possible to obtain a lot of calves from superior quality female animals which not oblige to carry their own fetus during all the period of gestation. Suckling mother has not any influence on calve which she carries. But, receipents transfers the immunities against to some diseases to calve As known, embryo transferring is applied together with superovulation
process. The purpose of superovulation process is to provide to be produced
ovum more than one during one cyclus. It is problem that superovulation exhibits
a large variation. There fore, it is impossible to estimate amount of ovum or
embryo to be obtained. Superovulation may not form in some cows, hovever
superovulation more than 15 -20 % may form in some cows. Reaction of same
cow to superovulation may be different in varioos times.
These factors make harder estimation of mother amount to be synchronized
and caused to loss of embryo in sometimes.
Embryo transferring provided advantadges such as a considerable low
transport cost and lower disease risks for costomers.
In this respect, since 1970's, embryo transferring has being considered
as part of programmes relating to genetical improvements and research on the
methods of embryo freezing have being intensed.
Details
| Other ID | JA42HH82NJ |
|---|---|
| Journal Section | Research Article |
| Authors | |
| Publication Date | June 1, 1991 |
| Published in Issue | Year 1991 Volume: 31 Issue: 1-2 |