Türk Medeni Kanunu’nda kadın ve erkeğe eşit haklar tanındığı belirtilir. Ancak anılan bu eşitliğin medeni hukukun başlangıcından beri süregeldiği düşünülmemelidir. Türk kadını uzun mücadeleler sonucunda eşitliğe yaklaşabilmiş, ancak yine de tam anlamıyla ulaşamamıştır. Öyle ki, evli bir kadının kocasının soyadını alma zorunluluğu, sadece kadının yeniden evlenebilmesi için bekleme süresini geçirme zorunluluğu, evlilik mallarına ve nafakaya ilişkin hükümler kadın-erkek eşitliğinin hala sağlanamadığının açık göstergesidir. Ancak kadın ve erkek eşitliğinin tam olarak sağlanabilmesiyle eşitlikçi bir hukuki düzenlemeye ulaşılabilmesi mümkün olur. Yalnız bu noktada, eşitlik kavramı tek yönlü olarak değerlendirilmemelidir. Hukuki anlamda eşitlik bireylerin kanun önünde ayrım yapılmaksızın değerlendirilmesidir. Ancak mutlak hukuki eşitlik, kadın ve erkeğin sosyal, ekonomik ve kültürel durumları değerlendirildiğinde her zaman adaleti sağlamayabilir. Bu çerçevede, Türk Medeni Kanunu’nun hükümlerinin kadın ve erkek eşitliğini sağlayacak şekilde yenilenmesi gerekmektedir. Buna karşın, yapılacak düzenlemelerde kadın haklarının korunması amacıyla getirilen ve pozitif ayrımcılık içeren hükümler korunmalıdır.
In terms of the Turkish Civil Code, it is stated that equal rights are granted to men and women. However, it should not be assumed that there has been equality since the beginning. Turkish women were able to approach equality through long struggles, but they still could not totally reach it. So much so that the obligation of a married woman to take her husband’s surname, the obligation of a waiting period only for the woman to remarry, and provisions regarding marital property can clearly indicate that equality between men and women is still not achieved. An egalitarian legal system can only be achieved by guaranteeing equality for men and women. However, it is not appropriate to consider a concept of equality one-dimensional. In legal terms, equality refers to how everyone is treated equally under the law. However, when comparing the social, economic, and cultural circumstances of men and women, absolute legal equality may not always guarantee equality. To ensure equality for men and women in this context, the regulations of the Turkish Civil Code should be updated. On the contrary, the provisions introduced to protect women’s rights that include positive discrimination should be preserved.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Law in Context (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | January 14, 2025 |
Publication Date | January 15, 2025 |
Submission Date | April 4, 2024 |
Acceptance Date | October 16, 2024 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 29 |