Resim sanatı, içeriğinde barındırdığı imgelerle anlama yoğunlaşmanın sağlandığı yegâne ifade biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle mitolojinin ve Kutsal Kitap’ta verilen anlatımların şekillendirdiği sahneler, birçok sanatçının kendi içsel dünyalarının farklı bir versiyonu olarak yansıtılmakta ve somut hale getirilmektedir.
Avrupa sanatında sıklıkla karşılaşılan çıplak kadın betimlemeleri yakın kompozisyonlarda şekillenmiş ancak bu çerçeve dönemin ve sanatçısının ideallerine göre çeşitli temalarla aktarılmıştır. Kadına duyulan arzunun, şehvet ve erotizm dışına çıktığı sahneler, devamında erkek egemenliği ve hâkimiyeti şeklini almaktadır.
Pek çok sanatçı tarafından ele alınan ve mitolojiye dayanan Europa’nın kaçırılma öyküsü bu bağlamda hem öncü bir örnek hem de benzer temaların şekillenişindeki çıkış noktası olmuştur.
Araştırmada öncelikle ötekileştirme konusuna dikkat çekilerek kadının sanatta var olduğu konum irdelenmiş, daha sonra bu konumun kadını nesneye indirgeyişi, erkeğin kendinde mevcut gördüğü yetki ve devamında buna bağlı şekillenen şiddet ve tecavüz sahneleri çeşitli sanatçıların ifade biçimleri ile örneklendirilmiştir. Böylelikle günümüzde dahi devam eden kadına yönelik şiddet ve tecavüz olaylarının cinsiyetçi tutuma bağlı olarak geliştiğinin ve kadının yalnızca bedene indirgendiğinin altı çizilmeye çalışılarak kalıplaşmış yargıların yarattığı toplumsal sorunların aktarılması amaçlanmıştır.
Kadın Betimlemeleri Şiddet ve Tecavüz Europa'nın Kaçırılması
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 17 |