Pragmatizm başından itibaren zihin-beden ikiciliğine mesafelidir. Pragmatizmin kurucularından olan John Dewey, felsefesinden zihin-beden ikililiğini kaldırmıştır. Analitik felsefe ekolü ise başta zihin-beden ikililiğini cümlelerde analitik-sentetik ayrımına dayanarak kabul etmiştir. Sonradan W. V. Quine öncülüğünde analitik-sentetik cümle ayrımının reddi, analitik felsefe akımının genel seyrini değiştirmiş ve bu ekolü pragmatizmle buluşturmuştur. Analitik felsefe geleneğinde zihin-beden ikililiğini reddetmeye yol açan durum, analitik-sentetik cümle ayrımının imkânsız olduğunun görülmesi ve analitik cümlelerin doğru kabul edilmesinin epistemolojik açıdan temelsiz olduğunun fark edilmesidir. Analitik cümle ile sentetik cümle ayrımının zihin-beden ikililiğini kabul etmekle ilgisi şu şekildedir: Doğruluk belirlemesi zihinde olup bittiği için analitik cümle zihne tekabül etmektedir. Doğruluk belirlemesini anlam içeriğinin fiziğe uygunluğundan alan sentetik cümle ise bedene tekabül etmektedir. Dolayısıyla cümlelerde analitik-sentetik ayrımının reddi, zihin-beden ikililiğinin reddi anlamına gelmektedir. Başta epistemolojik açıdan ayrı kulvarlarda yer aldığı görülen pragmatizm ile analitik felsefe ekolünün sonradan zihin-beden ikililiğini reddetme noktasında aynı kulvarda buluşmalarına yol açan kilit nokta, analitik-sentetik ayrımı ve bu ayrıma yüklenen anlamdır.
The pragmatist tradition has always been distant from the mind-body dualism. John Dewey, one of the founders of pragmatism, removed the mind-body duality from his philosophy. The school of analytic philosophy, on the other hand, has accepted the mind-body duality on the basis of the distinction between analytic and synthetic sentences. This distinction is actually about distinguishing between two kinds of truth. Later, the rejection of the distinction between analytic and synthetic sentences by W. V. Quine, changed the general course of analytic philosophy tradition and brought this school together with pragmatism. The relationship between the analytic/synthetic distinction and the mind-body duality is as follows: Synthetic truths are true both because of what they mean and because of the way the world is, whereas analytic truths are true in virtue of meaning alone. Hence, the rejection of the analytic/synthetic distinction means the rejection of the mind-body duality. The key point that led the pragmatism and the school of analytic philosophy to come together in the same lane in terms of rejecting the mind-body duality is the analytic/synthetic distinction and the meaning attributed to this distinction.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Philosophy |
Journal Section | Research/Review Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2020 |
Acceptance Date | December 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |