The search for a text that can be taught at the introductory level in the fields of Islamic sciences such as fiqh and usul al-fiqh, which are both difficult and highly specialized, goes back as far as the educational institutions where these sciences were taught in a certain period of time in accordance with a curriculum. Today, as in the past, many works of usul are being written, which are referred to as abridged or "wajīz" as they are more commonly called nowadays. The problem of classical usul al-fiqh education is still not fully overcome, as the vast majority of the works of usul al-fiqh written today are either too long to be completed in a single semester or are written in a memzuc method by making preferences from other madhhabs instead of being based on a particular madhhab. This situation has led educators to the studies of ihtisar studies on the classics of the field in the past in order to overcome the same problem. Although there are some handicaps such as making the subject incomprehensible in order to save on wording or abandoning some important topics altogether, there are some successful commentaries that express the basic topics of usul al-fiqh in an understandable language. The article focuses on Hasan Kâfî Akhisârî's (d. 1024/1615) work Semt al-wusūl ilā 'ilm al-usūl among eight abridged works, for which we have access to the manuscripts. These abridged works were created with the aim of writing a beginner-level text that students can easily understand and memorize, particularly based on Abū al-Barakāt al-Nasafī's (d. 710/1310) significant position in classical Hanafi usul al-fiqh education as presented in his work titled Menāru al-anwār. The article compares Akhisârî's work with the other abridged works in terms of summarization techniques such as organization, subject, headings, concepts, definitions, categorization, and exemplification.
Keywords: Usul al-fiqh, Akhisārī, education, curriculum, text, abridged, Menār, Semt al-wusūl.
İslam ilimlerinin fıkıh ve usûl-i fıkıh gibi hem zor ve hem de çok fazla tafsilat bulunan alanlarında başlangıç seviyesinde okutulabilecek bir metin arayışı, bu ilimlerin bir müfredata bağlı olarak belli bir süre içerisinde okutulduğu eğitim kurumları kadar eskiye dayanır. Dün olduğu gibi bugün de birçok muhtasar veya bugünlerde daha çok kullanılan adıyla “vecîz” olarak ifade edilen usul eserleri yazılmaktadır. Günümüzde yazılan usul eserlerinin kahir ekseriyetinin ya bir eğitim döneminde bitmeyecek kadar uzun veya belli bir mezhebi esas almak yerine diğer mezheplerden de tercihte bulunarak memzûc metotla yazılmış olması sebebiyle klasik usûl-i fıkıh eğitiminde okutulacak muhtasar metin sorunu hala tam olarak aşılabilmiş değildir. Bu durum, eğitimcileri geçmişte aynı sorunu aşmak için alanın klasikleri üzerine yapılmış ihtisar çalışmalarına yönlendirmiştir. İhtisar çalışmalarının lafızdan tasarruf için konuyu anlaşılmaz hale getirmek veya bazı önemli konuları tamamen terk etmek gibi bazı handikapları olsa da usûl-i fıkhın temel konularını anlaşılır bir dille ifade eden başarılı örnekler bulunmaktadır. Makalede klasik Hanefî usûl-i fıkıh eğitiminde önemli bir konuma sahip Ebü'l-Berekât en-Nesefî'nin (ö. 710/1310) Menâru’l-envâr isimli eseri üzerine öğrencilerin kolayca anlayıp ezberleyebileceği başlangıç seviyesinde bir metin yazma gayesiyle yapılmış, nüshalarına ulaşabildiğimiz, sekiz ihtisar çalışması arasından en iyi tertibe sahip olan Hasan Kâfî Akhisârî'nin (ö. 1024/1615) Semtü'l-vüsûl ilâ ilmi'l-usûl isimli eseri konu edilmekte olup eser tertip, konu, başlık, kavram, tanım, taksim ve örneklendirme gibi ihtisar teknikleri açısından diğer muhtasarlarla mukayese edilmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Law |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 15, 2023 |
Submission Date | August 29, 2023 |
Acceptance Date | October 13, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |
Mevzu – Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.