Şefaat konusunda itikadî mezhepler arasında farklı görüşler ve tartışmalar bulunmaktadır. Bu konudaki kelâmî tartışmalar hicrî birinci asra kadar uzanmaktadır. Şefaat konusunda mezhepler arasında farklı anlayışların ortaya çıkmasındaki sebeplerin başında, şefaatin zikredildiği nasların farklı yorumlanması ve şefaatin nasıl gerçekleşeceğinin keyfiyyeti hususundaki ayrıntılar zikredilebilir. Bu çalışmada biz öncelikle Mu'tezile’nin şefaat konusundaki görüşlerini tespit ettik. Daha sonra da Fahreddin Râzî’nin bu konuda Mu’tezile’ye yaptığı eleştirileri ele aldık. Râzî ve Mu'tezile’nin farklı düşündüğü temel konular şunlardır: Mu’tezile, küçük günah işleyenlerin bağışlanacağını, büyük günah işleyenlerin ise şefaat vesilesi ile bağışlanmayacağı görüşü ile şefaati ahirette sadece derecenin yükselmesi olarak kabul eder. Râzî ise Ehl-i Sünnet'in görüşüne katılarak Mu'tezile'nin bu görüşlerine karşı çıkarak, şefaati hem derecenin yükselmesi hem de büyük günah işleyen müminlerin bağışlanması şeklinde kabul eder. Ona göre şefaat, günah işlememiş müminlerin derecesini artırırken, günahkâr olanların da cezalarını düşürme işlevine sahiptir. Râzî, şefaati tamamen Allah'ın iradesine bağlı bir lütuf olarak görürken; Mu'tezile ise büyük günah işleyen müminlerin Allah'ın adalet ve va’d ve’l-vaîd prensipleri gereği cezalandırılması gerektiği görüşündedir. Bu görüşleri ile Râzî’nin Ehl-i Sünnet çizgisinde olduğu anlaşılmaktadır.
There are different opinions and debates among religious sects regarding intercession. The theological debates on this issue date back to the first century of Hijri. One of the main reasons for the emergence of different understandings of intercession among the sects is the different interpretations of the verses in which intercession is mentioned and the details of how intercession will take place. In this study, first of all, we have detected the Muʿtazilites' views on intercession. Then, we discussed Fakhr al-Dīn al-Rāzī's criticisms of the Mu'tazilites on this issue. The main issues on which Razi and Mu'tazila think differently are as follows: Mu'tazila believes that those who commit minor sins will be forgiven, but those who commit major sins will not be forgiven through intercession, and accepts intercession as only increasing one's degree in the afterlife. Rāzī, on the other hand, agrees with the view of the Ahl al-Sunnah and opposes these views of the Mu'tazila and accepts intercession as both increasing the degree and forgiving believers who have committed major sins. According to him, while intercession increases the degree of believers who have not committed sins, it has the function of reducing the penalties of sinners. While al-Rāzī sees intercession as a favor that depends entirely on God's will, the Muʿtazilites believe that believers who commit grave sins should be punished in accordance with God's principles of justice and va'd wa'l-vaîd (promise and threat). With these views, it is understood that Râzî is in the line of Ahl al-Sunnah.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Kalam |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | March 15, 2024 |
Submission Date | December 15, 2023 |
Acceptance Date | February 20, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 11 |
Mevzu – Journal of Social Sciences is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).