Dünya toplumunun sözlü ve yazılı kültür mirasının bugün için yaşayan önemli ürünlerinden biri, Yûsuf ve Züleyha hikâyesidir. Batı toplumları, Yûsuf ve Züleyha hikâyesini, genellikle Tevrat'ı merkeze alan bilgi kaynaklarına dayalı olarak işlerken, doğu toplumları İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'ı temel alan bilgi kaynaklarına göre işlemiştir. Hikâye genel olarak, adalet, sabır, doğruluk, evlat sevgisi, ayrılık acısı, aşk, ahlak, iffet gibi evrensel olguları işlediği için toplumların kabuller dünyasında önemli bir yer edinmiştir. Yûsuf ve Züleyha hikâyesi, İslam milletleri içerisinde sadece Türkler arasında değil, Arap ve Fars kavimleri arasında da oldukça yaygın olarak ele alınıp işlenen konulardan biridir. Yûsuf ve Züleyha hikâyesini diğer Leylâ ve Mecnun, Hüsrev ü Şirin vb. hikâyelerden ayıran en temel özellik, bu hikâyenin dînî kaynaklı olmasıdır. Türk, İran ve Arap edebiyatlarında pek çok kimse tarafından işlenen Yûsuf ve Züleyha hikâyesinin ilk kaynağı, Tevrat olarak bilinmektedir. Söz konusu çalışmada, 1827 yılında İngilizlerin himayesinde Arap harfli olarak misyonerlik faaliyetleri için basılan ǾAhdü'l-ǾAtik'te geçen Yûsuf ve Züleyha hikâyesi Latin harfleri esasında translite edilecek, çevirilen metin Türkçenin ses ve şekil bilgisi açısından değerlendirilecek ve ayrıca söz konusu metnin gramatikal dizini sunulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 6 Sayı: 2 |
Adres: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi 07058 Kampüs, Antalya / TÜRKİYE | E-Posta: mjh@akdeniz.edu.tr |