Bu Çalışma, mühendis, bahçıvan ve kukla oynatıcısı metaforlarını, tarih ve politika açılımlarıyla eleştirel biçimde değerlendirmeyi denemektedir. Bahçıvan ve kukla oynatıcısının karşılık geldiği, sezgisel ve diyalektik tarih yaklaşımı, Marxizm ve muhafazakârlık olarak iki ideolojinin çerçevesinden ve oyun, hâle, çıplaklık gibi imgeler aracılığıyla, aralarındaki süreklilik ve kopuşlar dikkate alınarak çözümlenmiştir.
Metaforlar, insan aklının fiziksel doğadan ayrı bir kültürel dünya yaratma üslubu içinde geliştirdiği anlamlardır. İlk siyasî düşünce metinlerin-den itibaren, bazı özel mecazlarla karşılaşmaktayız. Sözgelimi, Platon’un bazı diyaloglarında iyi yönetici, deneyimli bir gemi kaptanı, yetkin bir hekim gibi mecazlarla karşılanmıştır. Devlet adamı, gemisini kumanda etmeyi beceren bir kaptan ya da toplumun veya devletin sağlığını gözeten bir doktordur. Hristiyanlık’ta çoban’ın özel bir anlamının olduğu bilinmektedir. Descartes’ın kimi eserlerinde, filozof bir mimara benzetilmiştir. Bunun gibi, Fransız Devrimcileri için mimar veya mühendis metaforları kullanılmıştır. Post modern zamanların literatüründe, yapı kurma mecazının karşısında yapı söküm kullanılmıştır. Bu örneklerin sayısı çoğaltılabilir.
Tarih Diyalektik Tarih Ahmet Hamdi Tanpınar Edmund Burke Karl Marx
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Cilt: 2 Sayı: 9-10 |
Muhafazakar Düşünce Dergisi