As a prominent discourse of neoliberal regime, lifelong education/learning is discussed around the concepts of information-based economy and competition. The underlining assumption of this liberal rhetoric, which sanctifies lifelong learning is that companies need educated labour so that they can easily compete each other within the context of the information-based global economy. This study claims that while the recent theory and policies of life-long learning function to create a stable condition for capital, it also offers the grounds for an unstable working life. Neoliberal economy is based on flexibility, half-time, insecure and contracted labour. The new regime demands radical transformations from individuals who are framed as flexible, permanently ready, selfrenovative, instantly prepared and “employable” subjects through the discourse of lifelong learning. Lifelong learning also complies with the neoliberal Zeitgeist in that neoliberalism tries to disseminate the concepts of risk, ambiguity, and discontinuity instead of progress, stability and security in the working life. Thus, the discourse of lifelong learning implies that the recent working conditions have much risk without permanent-employment guarantees, and lifelong education is presented as the only way to overcome and/or manage the risks. In addition, this process imposes individual responsibility for permanent “employability” by adapting to lifelong learning. This study focuses on the possibilities and conditions for dissociating lifelong learning from its delimitation to the neoliberal content. In this frame, it is urgent to transform the aims of lifelong learning from constructing the vocational capacity and training in the service of market into capacity development for tolerance, negotiation, conflict resolution, democratic communication and civil relations, based upon trust. This article emphasized the need to reconceptualises lifelong learning beyond the credentials of the new economy that impose fetishism with certification and “the nightmare of uselessness” with a view to social justice. To this extent, it proposes that lifelong learning should be reconsidered not from the perspective of marketing or management but within the holistic framework of social goals, public benefit and critical understanding.
Neoliberal birikim rejiminin bir söylemi olarak yaşam boyu öğrenme, bilgi-temelli ekonomi ve rekabet gücü kavramları etrafında tartışılmaktadır. Yaşam boyu öğrenmeyi kutsayan bu liberal retoriğin altında yatan varsayım, şirketlerin bilgi-temelli küresel ekonomi içinde rekabet edebilmeleri için eğitimli iş gücüne ihtiyaçları olduğudur. Yaşam boyu öğrenme kavramı işsizlik ve kalkınma için neredeyse bir kutsal çözüm olarak sunulmaktadır. Bu çalışma, yaşam boyu eğitim anlayışının son yıllarda ortaya çıkan teori ve uygulamalarının; sermaye için istikrarlı bir iklimin yaratılmasına hizmet ederken işçiler için istikrarsız bir yaşamın temeli olarak işlev gördüğünü öne sürmektedir. Neoliberal ekonomi rejiminin temeli esneklik, yarı zamanlı çalışma, güvencesiz çalışma, sözleşmeli çalışma vb. olarak karşımıza çıkmaktadır. Bütün bu değişimler, bireylerin çalışma yaşamlarında radikal dönüşümler talep etmektedir: Yaşam boyu öğrenme etkinlikleri sayesinde esnek, her an kendisini yenileyen, her gün yeniden kendisini hazır kılan, çeşitli işleri aynı anda yapabilen ve her an “istihdam edilebilir” bir birey. Yaşam boyu öğrenme, neoliberal zamanın ruhuna uygun bir söylem olmaktadır. Günümüzde egemen olan neoliberalizm; çalışma yaşamında istikrar, ilerleme, devamlılık vb. kavramların yerine belirsizlik, süreksizlik, risk ve bilinemezlik vb. kavramları ikame etmeye çalışmaktadır. Dolayısıyla, yaşam boyu eğitim günümüzde çalışma yaşamının risklerle dolu olduğunu, hiçbir işin garantisinin olmadığını ve riskleri yönetmenin ya da üstesinden gelmenin bir yolu olarak yaşam boyu eğitime işaret etmektedir. Daha önemlisi, bu süreçte yaşam boyu eğitimle kendini sürekli “istihdam edilebilir kılmak” tamamen bireylerin yüklenmesi gereken bir “sorumluluk” olarak formüle edilmektedir. Bu çalışmada, yaşam boyu öğrenme anlayışının neoliberal içeriğinden arındırılmasının koşulları ve imkânları üzerinde durulacaktır. Bu çerçevede, yaşam boyu öğrenmenin, piyasanın hizmetine sunulan mesleki beceri ve yetenek eğitimi olmaktan çıkartılarak; tolerans, müzakere, çatışma çözümleri, demokratik iletişim ve güvene dayalı sivil ilişki modellerinin ve yeteneklerin öğretildiği bir eğitime dönüştürülmesinin potansiyeli tartışılacaktır. Yaşam boyu öğrenmenin, yeni ekonominin beraberinde getirdiği sertifika fetişizminden ve çalışanlar için yarattığı “işe yaramazlık kâbusu”ndan kurtarılarak, sosyal adaleti de içerecek şekilde geniş bir perspektifle yeniden düşünülmesi gerektiği vurgulanacaktır. Bu bağlamda, yaşam boyu öğrenmenin piyasa ve işletme perspektifinden değil, sosyal amaçlar, kamusal fayda ve eleştirel anlayış çerçevesinde bütünsel olarak yeniden ele alınması önerilecektir.
Neoliberalizm yaşam boyu öğrenme işe yaramazlık kâbusu avrupa birliği istihdam edilebilirlik / Neoliberalism lifelong learning spectre of uselessness european union employability
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makale /Articles |
Authors | |
Publication Date | July 12, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Volume: 38 Issue: 2 |