19. yüzyıl ilerleme düşüncesi üzerine yükselen kalkınma söylem ve pratikleri, “azgelişmiş toplumlar”ın gerekli müdahalelerle geliş(tiril)erek belirlenmiş hedeflere ulaşabilmeleri anlayışına dayanır. Neredeyse tüm toplum kesimleri tarafından “ortak yarar” sağladığı gerekçesiyle kabul gören kalkınma hedefleri ise, sermaye birikim dinamikleri çerçevesinde değişen ekonomik ve toplumsal koşullara göre şekillenmektedir. İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde büyük oranda ekonomik büyüme ile özdeşleştirilen kalkınma, neo-liberal politikaların yükselişe geçtiği 1990’lı yıllarda terkedilen bir kavram gibi görünse de yeniden kabul edilebilir bir içeriğe kavuşturulmuştur. Son yıllarda kalkınma, “sürdürülebilirlik” ve “insani gelişme” kavramlarıyla birlikte anılmakta ve eğitimle ilişkisi bu eksende kurulmaktadır. Kalkınmaya yüklenen anlam tarihsel dönemlere göre değişimler göstermekle birlikte, kalkınma ve eğitim arasında her dönemde güçlü bir bağ kurulmuş, gelişmekte olan bir ülkenin modern bir toplum yapısına kavuşmasında ve ekonomik olarak kalkınmasında eğitim temel bir mekanizma olarak düşünülmüştür. Türkiye’de de, cumhuriyetin kuruluşundan beri eğitim ve kalkınma arasında çok sıkı bir ilişki kurulmuş ve modernleşme sürecinde eğitimin önemli bir işlev gördüğü vurgulanmıştır. Eğitime yüklenen işlev ve eğitimden beklentiler tanımlanan kalkınma hedeflerine göre değişirken, eğitim ve kalkınma ilişkisi de yeniden biçimlenmiştir. Bu çalışmanın amacı, kalkınmanın anlam, hedef ve stratejilerinde yaşanan değişim ekseninde eğitim ve kalkınma ilişkisine dair bir çözümleme yapmaktır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle teoride ve pratikte kalkınma yaklaşımı üzerinde durularak tarihsel süreçte geçirdiği değişimlere odaklanılmış, sonrasında ise değişen kalkınma söylem ve pratiklerinden hareketle eğitim-kalkınma ilişkisi tartışmaya açılarak kalkınmada eğitime yüklenen işlev eleştirel bir çözümlemeye tabi tutulmuştur. Böylece sorgulanmaksızın ortak yararı ifade eden bir kavram olarak kullanılan kalkınma ve bu süreçte önemli bir işlev gördüğü düşünülen eğitim ilişkisinin nasıl biçimlendiği ve dönemsel olarak nasıl değiştiği kuramsal ve tarihsel bir analizle ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Son olarak Türkiye’nin kalkınma hedef ve stratejilerini tanımlayan temel metinler olarak kabul edebileceğimiz kalkınma planları bağlamında eğitim ve kalkınma ilişkisinin gelişimi, tarihsel süreçte geçirdiği dönüşümler yapılan tartışmalar ekseninde değerlendirilmiştir.
Journal Section | Articles / Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | April 15, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 40 Issue: 1 |