Anayasa Mahkemeleri, devletin anayasal değerlerinin koruyucusu olarak hukuki-politik bir misyon üstlendikleri için otoriterleşen rejimlerde iktidarların hedefi haline gelebilirler. Özellikle yasama gücünü elinde bulunduran bu iktidarlar anayasa mahkemelerini kontrol altına alarak hakimiyetlerini yasalar yoluyla inşa etmeye çalışırlar. Türkiye’de 2012’den sonra etkisini göstermeye başlayan demokratik gerileme hukuk alanında da etkisini göstermiş ve yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının ile etkililiğinin sorgulandığı bir durum ortaya çıkarmıştır. Ak Parti kendisine tehdit olarak gördüğü yargı organlarını ve özellikle Anayasa Mahkemesini çeşitli yöntemlerle sınırlandırma ve kontrol altına alma politikası izlemiştir. Bu çalışmanın amacı bu otoriterleşme sürecinde Türkiye Anayasa Mahkemesinin hangi yöntemlerle sınırlandırıldığını anayasa değişiklikleri, mahkeme kararları ve politik okumalar üzerinden ortaya koymaktır. Yerli literatürde yargı bağımsızlığı ve yargının sınırlandırılması çok çalışılan bir konu olmasına rağmen bu çalışmaların büyük bir çoğunluğu teorik alanın ötesine geçememektedirler. Hazırlanan bu çalışmada Türkiye’de anayasa yargısının nasıl sınırlandırıldığı meselesini somut olarak ortaya koymak için ilk olarak literatür taraması yoluyla otoriter rejimlerde yargının sınırlandırılması yöntemleri tespit edilecektir. Bu yöntemler yargının doğrudan müdahaleler yoluyla sınırlandırılması ve dolaylı müdahaleler yoluyla sınırlandırılması olarak 2 başlık altında ele alınacaktır. Doğrudan müdahaleler, mahkemenin yapısına, işleyişine ve kararlarının etkisine müdahale olarak 3 başlığa; dolaylı müdahaleler ise yargının destek ağının zayıflatılması, yargının kendisini sınırlandırmasının sağlanması ve yargının çok parçalı hale getirilmesi yoluyla sınırlandırılması olarak 3 başlığa ayrılacaktır. Otoriter rejimlerde kullanılan bu yöntemlerden hangilerinin otoriterleşmekte olan Türkiye’de Sonrasında bu yöntemlerden hangilerinin Türkiye’de Anayasa Mahkemesini sınırlandırmak için kullanıldığı sorunu işlenecektir. Özellikle 2010 ve 2017 anayasa değişiklikleri merkezinde şekillenecek bu çalışma kapsamında a) mahkemenin yapısında gerçekleştirilen değişiklikler, b) destek ağının zayıflatılması c) kararlarının etki gücünün zayıflatılması ve d) Anayasa Mahkemesinin yargısal kendini sınırlama (Judicial self-restraint) ve stratejik geri çekilmelerle kendi kendisini sınırlandırmasının sağlanması yöntemleriyle Anayasa Mahkemesinin politik olarak etkisizleştiği gösterilecektir. Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru kararlarında iktidarın hassasiyet alanlarını aşabilen kararlar verse de demokrasi ve hukuk devleti değerlerinin etkin bir şekilde korunması kabiliyetinden uzaklaştırdığı iddia edilecektir.
Otoriterleşme Yargının Sınırlandırılması Türkiye Anayasa Mahkemesi Sınırlandırma Yöntemleri Politik Olarak Etkisizleşme
Constitutional courts play a crucial role in safeguarding constitutional values within a state, but they often become primary targets for authoritarian regimes. Especially, authoritarian regimes which has the majority of legislative branch, try to establish their dominance through legislation by controlling the constitutional courts The democratic backsliding that began to take effect in Turkey after 2012 has also had an impact on the judiciary and has led to a result in which the independence, impartiality and effectiveness of the judiciary has been questioned. The ruling Justice and Development Party (AKP) has implemented policies aimed at restricting and controlling the judiciary, and especially the Constitutional Court, which AKP sees as a threat to itself. The aim of this study is to reveal those methods by which the Turkish Constitutional Court has been limited in this democratic regression process through constitutional amendments, court decisions and political analyzes. Although the independence of the judiciary and the limitation of the judiciary have been widely studied in the Turkish literature, most of these studies do not go beyond to become theoretical studies. In order to empirically reveal how the constitutional judiciary is limited in Turkey, this study will first identify the methods of limiting the judiciary in authoritarian regimes through a literature review. These methods will be categorized under two headings: limiting the judiciary through direct interventions and limiting the judiciary through indirect interventions. Direct interventions will be divided into three categories: interference in the structure, functioning and impact of the court's decisions; and indirect interventions will be divided into three categories: weakening the judiciary's support network, enabling the judiciary to limit itself and limiting the judiciary through fragmentation. Afterwards, the question of which of these methods are used to limit the Constitutional Court in Turkey, where democratic regression is taking place, will be addressed. This study, which will be centered on the constitutional amendments of 2010 and 2017, will show that the Constitutional Court has become politically ineffective through a) changes in the structure of the court, b) weakening its support network, c) weakening the impact of its decisions, and d) ensuring that the Constitutional Court limits itself through judicial self-restraint and strategic retreats. Even if the Constitutional Court makes decisions in favor of rights and freedoms that may disturb the government in its individual application decisions, it will be argued that the Constitutional Court has lost its ability to effectively protect the values of democracy and the rule of law.
Authoritarianism Restraining Judicial Power Constitutional Court of Turkey Limitation Methods Politically Pliant Body
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Constitutional and Political Theories |
Journal Section | Makale /Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 47 Issue: 6 |