Suits, oyun oynamayı, “gereksiz engelleri aşmak için
girişilen gönüllü bir çaba” olarak nitelendirir. Bu çerçevede, İnsanın oyun
oynamak istediği için –aşılacak– suni engeller yarattığını; bu engelleri aşmak
için izin verilen araç, gereç ve yöntemleri sınırlayan ve dolayısıyla engelleri
belirleyen kurallara, -sadece o etkinliği mümkün kıldığı için- uyduğunu
belirtir. Suits, bu temel oyun oynama (game playing) tanımından hareketle, oyun
(game), oyun (play) ve spor (sport) belirlenimleri yapar. Bunun yanında, bir insanın
herhangi bir etkinliğe girme amacının iki şekilde olacağını dile getirir: ototelik ya da araçsal. İlki, bir etkinliğin amacının
kendisinde olduğunu; ikincisi, başka
bir amacın aracı olduğunu ifade eder. Bu bizi, Antikçağ’dan günümüze,
Felsefe Tarihinde çokça tartışılan bir ikiliğe götürür: Bir eylem haz (hedone) için
mi yoksa mutluluk (eudomania) için mi yapılır? Temelini Mill ve Bentham’ın Yararcı Felsefe anlayışından alan
İngiliz ve Amerikan düşünme ve yaşama anlayışına göre; İnsan acıdan kaçar ve
hazza yönelir. Böyle bir anlayışla ortaya konan Ütopya düzeni ise insanın
herhangi bir yoksunluk duymadığı bir yer olarak ortaya çıkar. Burada Suits, ototelik
bir etkinlik olarak oyun oynamayı, Ütopya’nın varoluş ideali olarak çözümler.
Buna karşın, gerçek yaşamda, Bir oyun kendisi için yapıldığında, oyuncular
oyunla bütünleşerek ve oyundan zevk alarak mücadele ediyorlarsa, iş, aile,
toplumsal ilişkiler, sanatsal yönelimler kısacası gerçek dünya yaşantılarının
hepsinin üzerinde bir yoğun eylem gerçekleştiriliyorsa ve bu eylemde ne madalya
ne onur ödülü vb. gözetilmeden eylemin kendisi amaçsa, aslında bu oyun tıpkı
bir Ütopya yaşamı gibidir.
Subjects | Sports Medicine |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 2 Issue: 2 |