Demokrasilerin olmazsa olmazı, hiç kuşkusuz devlet meselelerinin, millet adına görüşülüp karara bağlandığı meclislerdir. Ancak bazı durumlarda iktidarların sahip oldukları sayısal üstünlük karşısında çaresiz kalan muhalefet partileri, mevcut meşru haklarını bir kenara bırakarak sıra dışı bir yöntem olarak sine-i millete dönme tehdidinde bulunmuşlardır. Türk siyasi tarihinde milletvekillerinin bireysel ya da toplu bir biçimde istifa ederek meclisi boykot etmelerini öngören sine-i millet tehdidi, kimi zaman oluşan bir mağduriyet karşısında, kimi zaman da siyasi bir hamle olarak gündeme gelmiş ve siyasi krizlerin yaşanmasına sebep olmuştur. Genel itibarı ile pek de gerçekleşmeyen ancak siyasetin gündemini meşgul eden sine-i millet denemeleri, halkın da pek destek verdiği bir girişim olmamıştır.
Bu çalışma Türk siyasal hayatında sine-i millet kavramının ortaya çıkışını ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanan örnekleri konu edinmiştir. Ayrıca sine-i millet girişimlerine sebep olan siyasi krizlerin ortaya çıkışı, gelişimi, siyasilerin ve partilerin sine-i millete dönme noktasında söylemleri, beklentileri ve tutumları incelenmiştir. Çalışmada; Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Cumhuriyet Arşivi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Tutanakları gibi birincil kaynaklardan istifade edilmiş, dönemin gazeteleri, köşe yazıları, röportajlar da incelenerek elde edilen bilgiler, yazılan tetkik eserler ışığında dönemlerin konjonktürü de göz önünde bulundurularak objektif bir biçimde ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Türk Siyasal Hayatı Sine-i Millet Meclis Boykotu Meclis Boşaltma
The sine qua non (the indispensables) of democracies are undoubtedly the assemblies in which state issues are discussed and resolved on behalf of the nation. However, in some cases, the opposition parties, who were desperate in the face of the numerical superiority of the governments, threatened to abandon their existing legitimate rights and return to the bosom of the nation as an extraordinary method. The threat of returning to the bosom of the nation, which foresees the deputies to boycott the parliament by resigning individually or collectively, sometimes came up in the face of a victimization or as a political move and sometimes caused political crises in Turkish political history. The attempts to return to the bosom of the nation, which didn’t take place mostly but occupied the agenda of politics, have not been an initiative that is supported by the public.
This study focuses on the emergence of the concept of returning to the bosom of the nation in Turkish political life and the examples in our recent political history. The emergence and development of political crises that led to return to the bosom of the nation initiatives and discourses, expectations and attitudes of politicians and parties were examined. In the study, primary sources such as Presidential State Archives, records of the Grand National Assembly of Turkey and official newspapers were examined and the information obtained from the newspapers, columns and interviews of the era were tried to put forward objectively in the light of enquiry works and by taking the conjuncture of the periods into account.
History of Republic of Turkey Turkish Political Life Bosom of the Nation Parliament Boycott Abandon Parliament
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2020 |
Submission Date | February 20, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 7 Issue: 13 |
Aksaray Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi dergisi Mütefekkir, her yılın 15 Haziran ve 15 Aralık tarihlerinde olmak üzere basılı ve online olarak yayınlanan, uluslararası akademik ve hakemli bir dergidir.