Aim: Oral mucosal disease (OMD) includes immune-mediated disorders such as oral lichen planus (OLP), erythema multiforme (EM), pemphigus vulgaris (PV), chronic ulcerative stomatitis (CUS), and others. These conditions often affect the oral mucosa and may even begin with oral involvement. Therefore, oral health professionals must be familiar with these disorders' clinical features and understand their crucial role in management. This study aims to assess dental practitioners' awareness, knowledge, and attitude regarding OMD in Turkey.
Material and Methods: A total of 203 dentists, aged between 23-72, participated in the survey, which utilized a structured questionnaire distributed via Google Forms. Data analysis was performed using PASW Statistics 20, and chi-square tests were used for intergroup comparisons.
Results: The results showed that 30% of participants were periodontists (P), 39% specialized in other dental fields (S), and 31% were general dentists (GD). Periodontists reported the highest frequency of encountering OMD at 93%, followed by GD group at 78% and S group at 68%. OLP was the most common lesion, followed by CUS. The GD group performed significantly worse on the knowledge assessment, particularly in questions related to diagnosis and treatment, including the use of autoantibodies for diagnosis (p = 0.019).
Conclusion: The study highlights the importance of clinicians' familiarity with mucocutaneous manifestations of OMD for early diagnosis, optimal management, and improved patient quality of life. Addressing the identified deficiencies in OMD diagnosis among dentists is crucial, as it can enhance patient compliance, expedite diagnoses, and mitigate concerns regarding malignant transformations.
Amaç: Oral mukozal hastaliklar (OMH), oral liken planus (OLP), eritema multiforme (EM), pemfigus vulgaris (PV), kronik ülseratif stomatit (KUS) ve diğerleri gibi bir grup immün bozuklukları içerir. Bu durumlar sıklıkla ağız mukozasını etkiler ve hatta ağız tutulumuyla bile başlayabilir. Bu nedenle ağız sağlığı profesyonellerinin bu durumların klinik özelliklerine ve belirtilerine aşina olmaları ve bunların tedavisindeki önemli rollerini anlamaları hastalıkların kontrolü ve tedavisi açısından oldukça önemlidir. Bu çalışmanın amacı Türkiye'deki diş hekimlerinin OMH’a ilişkin farkındalık, bilgi ve tutumlarını değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem: Google Formlar aracılığıyla dağıtılan yapılandırılmış bir anketin kullanıldığı ankete yaşları 23-72 arasında değişen, toplam 203 diş hekimi katıldı. Veri analizi, gruplar arası karşılaştırmalar için ki-kare testi kullanılarak PASW İstatistik 20 yazılımı kullanılarak yapıldı.
Bulgular: Sonuçlar katılımcıların %30'unun periodontist (P), %39'unun diğer diş alanlarında uzman (S) ve %31'inin genel diş hekimi (GD) olduğunu gösterdi. Periodontistler %93 ile OMD ile karşılaşmanın en yüksek sıklığını bildirdi, bunu %78 ile GD grubu ve %68 ile S grubu izledi. OLP, en yaygın lezyon olarak belirlendi, KUS ise ikinci en yaygın lezyon olarak belirlendi. GD grubu, özellikle tanı ve tedavi ile ilgili sorularda, tanı için otoantikor kullanımı dahil olmak üzere bilgi değerlendirmesinde önemli ölçüde daha kötü performans gösterdi (p=0,019).
Sonuç: Çalışma; erken tanı, optimal yönetim ve hastanın yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için diş hekimlerinin OMH'ların klinik bulgu ve belirtileri konusunda bilgi sahibi olmanın önemini vurgulamaktadır. Diş hekimleri arasında OMH tanısında tespit edilen eksikliklerin ele alınması, hasta uyumunu artırabileceği, teşhisleri hızlandırabileceği ve malign dönüşümlerle ilgili endişeleri azaltabileceğinden oldukça önemlidir.
23.09.2022 tarihli ve E-65327612-900-98115 sayılı karar numarası ile Yozgat Bozok Üniversitesi Etik kurulu tarafından etik onayı alınmıştır.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Periodontics, Dentistry (Other) |
Journal Section | RESEARCH ARTICLE |
Authors | |
Publication Date | August 29, 2025 |
Submission Date | May 21, 2024 |
Acceptance Date | January 29, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 7 Issue: 2 |