Bu çalışmada, çok partili sisteme geçiş yılları olan 1945-1950 döneminde Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) din politikası, dine bakış açısındaki değişim ve nedenlerinin analizi hedeflenmiştir. CHP din konusunda 1939 itibarıyla çalışmalara başlamış ve en önemli değişim, çalışmanın odak noktası olan 1947’de Yedinci Kurultay sonrasında yaşanmıştır. Bu sürecin en dikkat çekici yönü, resmi ideolojinin dokunulmazı ve yapı taşı olarak görülen laiklik ilkesinin revize edilmesidir. Uluslararası kapitalist sistemin gelişimi ve bu doğrultuda yeniden yapılandırılan iç politik koşullar, CHP’nin değişimini zorunlu kılmıştır. Bu değişimin en önemli sonuçları, okullarda din eğitiminin başlaması ve din görevlilerinin yetiştirilmesi amacıyla imam hatip kurslarının açılması olarak gözükmektedir. Cumhuriyet’in ilanı sonrasında laiklik ilkesiyle korunmak istenen devletin dine mesafesinin bu süreçte giderek azaldığı görülmektedir. CHP’nin bu tutum değişikliği bir siyasal strateji olarak düşünülmektedir zira CHP bu dönemde bir taraftan toplumsal hayatta dinin etki alanını genişletmek için karar alırken diğer taraftan bu alanın genişlemesinden özellikle de dinin politik olarak giderek daha görünür hale gelmesinden rahatsızlık duymaktadır. CHP’nin bu çelişkili konumunun en önemli göstergesi, 1949 itibarıyla irtica tehdidi söylemini gündeme getirmesidir. Çalışmada, CHP’nin bu dönemdeki karar ve uygulamalarının, Türkiye’nin sonraki yıllarda din politikasını şekillendirdiği, diğer taraftan tek partili dönemde bastırılan ideolojilerin siyasal mücadele için gereken kültürel hegemonya araçlarını inşa etmelerine olanak sağladığı öne sürülmektedir. Makalede CHP’nin 1945-1950 döneminde Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Kurultay tutanaklarına yansıyan açıklamaları analiz edilmiş ve söylemindeki değişimin izleri sürülmüştür.
döneminde Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) din politikası, dine bakış açısındaki değişim ve nedenlerinin analizi hedeflenmiştir. CHP din konusunda 1939 itibarıyla çalışmalara başlamış ve en önemli değişim, çalışmanın odak noktası olan 1947’de Yedinci Kurultay sonrasında yaşanmıştır. Bu sürecin en dikkat çekici yönü, resmi ideolojinin dokunulmazı ve yapı taşı olarak görülen laiklik ilkesinin revize edilmesidir. Uluslararası kapitalist sistemin gelişimi ve bu doğrultuda yeniden yapılandırılan iç politik koşullar, CHP’nin değişimini zorunlu kılmıştır. Bu değişimin en önemli sonuçları, okullarda din eğitiminin başlaması ve din görevlilerinin yetiştirilmesi amacıyla imam hatip kurslarının açılması olarak gözükmektedir. Cumhuriyet’in ilanı sonrasında laiklik ilkesiyle korunmak istenen devletin dine mesafesinin bu süreçte giderek azaldığı görülmektedir. CHP’nin bu tutum değişikliği bir siyasal strateji olarak düşünülmektedir zira CHP bu dönemde bir taraftan toplumsal hayatta dinin etki alanını genişletmek için karar alırken diğer taraftan bu alanın genişlemesinden özellikle de dinin politik olarak giderek daha görünür hale gelmesinden rahatsızlık duymaktadır. CHP’nin bu çelişkili konumunun en önemli göstergesi, 1949 itibarıyla irtica tehdidi söylemini gündeme getirmesidir. Çalışmada, CHP’nin bu dönemdeki karar ve uygulamalarının, Türkiye’nin sonraki yıllarda din politikasını şekillendirdiği, diğer taraftan tek partili dönemde bastırılan ideolojilerin siyasal mücadele için gereken kültürel hegemonya araçlarını inşa etmelerine olanak sağladığı öne sürülmektedir. Makalede CHP’nin 1945-1950 döneminde Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Kurultay tutanaklarına yansıyan açıklamaları analiz edilmiş ve söylemindeki değişimin izleri sürülmüştür.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2020 |
Submission Date | May 27, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 4 |
.