Küresel ısınma ve iklim değişikliğine paralel olarak deniz buzunun incelerek çekilmesi ve buzulların erimesi nedeniyle Arktik Bölgesi, son yıllarda oldukça sosyo-ekolojik bir alana dönüşmüştür. Söz konusu değişimler küreselleşme ile birleştiğinde önümüzdeki yıllarda bölgede birçok ekonomik fırsatın ortaya çıkacağı ve bu fırsatlardan yararlanmak isteyen aktörlerin sayısında artış olacağına yönelik değerlendirmeler, kriyopolitik (cryopolitics) isimli bir tartışma alanının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Kriyopolitik aynı zamanda Arktik Bölgesi’nin büyük güçlerinin özel ilgi gösterdiği ve tamamen bu bölgeye yönelik ulusal stratejiler oluşturdukları önemli bir siyasi alana dönüşmesinin önünü açmıştır. İlgili literatür detaylı olarak incelendiğinde büyük güç mücadelesi ve silahlanma yarışından, Arktik “istinacılığı”na kadar farklı bakış açıları bağlamında tartışmalara konu olan Arktik Bölgesi’nin geçirdiği değişim ve dönüşümleri açıklamaya ve bölgenin geleceğine yönelik bilhassa bilim diplomasisi bağlamında daha geniş kapsamlı çalışmalara ihtiyaç bulunduğu gözlemlenmiştir. Bu çalışma kapsamında Arktik bilim diplomasisi hem bölgeye yönelik küresel problemlerin çözümünde kullanılan bir araç hem de devletler arası iş birliklerini artırmaya yönelik bir kavram olarak irdelenmiştir. Bu çalışmanın amacı, son yıllarda ivme kazandırdığı kutup araştırmalarıyla Arktik Bölgesi’nde de uluslararası bir aktör olma hedefini taşıyan Türkiye’nin, Arktik bilim diplomasisine katkı sağlayabileceği alanları tartışmak ve bu yolla bölgeye yönelik bilim diplomasisi faaliyetlerinin geliştirilmesine katkı sağlamaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Science |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 3 Issue: 1 |