Doğu Karadeniz Bölgesi’nde, Ordu’nun (Kotyora) Bayadı köyü sınırları içinde
bulunan Kurul Kalesi’nde, 2016 kazı sezonunda bulunan Kybele heykeli, kalenin hem
kutsal alan hem de savunma amaçlı kullanılmış olduğunu bir kez daha teyit etmiştir.
Kybele heykeli, farklı evrelere sahip duvar örgüsü ve plan değişikliği gösteren bir
kapalı mekanın içindeki dörtgen niş (naiskos) içinde oturur vaziyette bulunmuştur.
Ordu’daki bu heykelin, en erken örneklerden itibaren Kybele’ye atfedilmiş olan birçok
özelliği taşıdığını görmekteyiz: Bir kalenin kapısında yani girişinde yer alması, bir
niş (naiskos) içine oturtulmuş olması, su ile bağlantılı bir konumda olması, erken
örneklerdeki gibi aslanlarının olmaması ya da geç örneklerdeki gibi tympanon veya
phiale olmaksızın betimlenmesi. Ordu heykelinin bir Kybele olduğunu, ikonografik
olarak benzer şekilde ‘hellenize’ edilmiş Kybele betimlerinin genel ikonografik
özelliklerini taşımasından da anlamaktayız. Ordu Kybelesi’nin, Atina, Pire Moschaton,
Lebadeia gibi Klasik Dönem veya Pergamon, Palatin gibi erken Hellenistik Dönem
Kybele heykellerine öykünen bir Kybele olduğunu görmekteyiz. Heykelin stilistik
özellikleri ile tarihlendirilmesine gidildiğinde, karşılaştırma örneklerinin ağırlıklı
olarak bizi Pergamon heykeltraşlık ‘ekolü’ne yönlendirdiğini görmekteyiz. Pergamon
gibi, önemli bir Hellenistik heykeltıraşlık merkezi olan Kos’tan veya Aigai gibi
zengin örnekler sunan merkezlerden de Ordu Kybelesi için karşılaştırma örnekleri
bulabilmekteyiz. Genel olarak baktığımızda, Ordu Kybelesi’nde halen ‘Barok’ etkilerin
olduğunu ve henüz tam ‘Klasistik’ olmayan, yalın bir Hellenistik anlayışın varlığı
kendisini hissettirmektedir. Bu da bizi MÖ 2. yüzyılın ortalarına veya hemen sonrasına
getirmektedir. Bu stilistik tarihleme için bir destek de, Kybele’nin bulunduğu nişin
iki yanında bulunan taşıyıcı elemanlardan, korunmuş olanın form özellikleri ve
süslemelerinden gelmektedir. Samos ve Pergamon’dan benzer örnekler gibi, buradaki
başlık da, MÖ 2. yüzyıla tarihlendirilmektedir. Nitekim Ordu Kurul Kalesi’nde MÖ
2. yüzyıldan erkene geri giden veri olmadığı gibi, VI. Mithradates’in ölümünden
sonraki dönemlere ait geç bir buluntuya da rastlanmamıştır. Bu nedenle tarihlendirme
konusunda ve VI. Mithradates’in politikalarını anlamak için, niş içinden gelen sikkeler
ve tarihsel olaylar da değerlendirilmiştir: Makalede bu krala ait sikkelerin, heykelin
altından da gelmiş olmasından dolayı Kybele heykelinin VI. Mithradates’in ölümünden önceye ait olması gerektiği üzerinde durulmuştur. Bir olasılık, Kybele heykelinin, MÖ
2. yüzyıl sanatsal akımlarını bilen heykeltıraşlar tarafından, alanın VI. Mithradates
tarafından kaleye dönüştürülmesinden önce, buradaki kült alanı için yapılmış olduğudur.
Dolayısıyla, heykel VI. Mithradates tarafından buradaki kült alanından, kalenin girişi
olarak düzenlediği yere kaydırılmış olabilir. Diğer bir öneri de, Pergamon’da kendisini
kral ilan ettiği MÖ 88 yılı itibariyle, kendisi tarafından bu heykelin Pergamon veya
Pergamon etkisi altındaki bir merkezden bu kaleye getirilmiş olabileceğidir. Böylelikle
hem propogandasını sürdürmüş hem de gittikçe köşeye sıkıştığı siyasi durum içerisinde
koruyucu tanrıça Kybele’ye sığınmış olmalıdır. Ortaya çıkan sonuç, Ordu Kybelesi’nin
stilistik özelliklerinin, VI. Mithradates’in sözkonusu kutsal alanı bir kaleye çevirerek
Kybele heykeli için özel olarak tasarladığı kalenin giriş kısmındaki nişi (naiskos)
yaptırdığı ve heykeli sergileyebileceği tarih olan MÖ 90 - 64 yılları ile örtüşmediği, bu
durumda da, heykelin bu niş için yapılmadığı ve daha önce yapılmış olduğu görüşüdür.
Bu niş için yapılmayıp, sonradan buraya uyarlanmış olduğunu düşündüğümüz niş
içindeki paye başlığının da, burada ikinci kullanımda olduğu bir diğer destekleyici
unsurdur. Hem Kybele hem de paye başlığı MÖ 2. yüzyıla tarihlendirilmişlerdir.
Ordu Kurul Kybele heykeli VI. Mithradates Pergamon heykelleri.
A statue of Cybele, found during the excavations in 2016 in the fortress of Kurul,
within the borders of Ordu (Kotyora) in the region of eastern Black Sea, has once more
proven that the fortress had been used not only for defence purposes but also for cultic
reasons. The seated statue of Cybele has been found placed in a rectangular formed
niche (naiskos) which takes place in an enclosed space with differing wall technics and
phases. The Cybele of Ordu reflects all features attributed to her ever since: Her being
placed in the entrance of a fortress, being seated in a niche (naiskos) and close to water
sources, the absence of lions as in early versions or the absence of tympanon or phiale
as in later depictions. That the Ordu statue is a Cybele, is clear when compared with the
‘hellenized’ Cybele statues; their iconographies are similar. The Ordu Cybele resembles
the Classical Period Cybele of Athens, Pireus Moschaton and of Lebadeia as well as the
Hellenistic Period Cybele of Pergamon or Palatine. The dating of the statue on stylistic
bases leads us in sense of comparison material to the Pergamenean ‘school’ or to other
important centres of Hellenistic statuary such as Kos or Aigai. The Ordu Cybele still
carries ‘Barock’ tendencies not really being ‘Classistic’ yet and bearing a clear plain
Hellenistic understanding which leads us to the mid or just to the beginning of the second half of the 2nd century BC. A support for this dating is offered by the form characteristics and decoration of one of the preserved capitals of two pilasters, once situated at
both sides of the niche. Comparable examples herefore are dated to the 2nd century BC
in Samos and Pergamon. Coins once placed in the niche and historical events are also
taken into consideration for the dating and understanding of the politics of Mithradates
VI. As a matter of fact coins of this king were placed underneath the statue of Cybele;
finds dating earlier then the 2nd century BC and later then the period of Mithradates VI
have not been found here or elsewhere on the excavation site. This makes it once again
clear that the statue was produced anyway before the death of the king. One possibil ity is that the statue was produced for the cult place of this site by sculptors who were
familiar with the art trends of the 2nd century BC, before being converted to a fortress
by Mithradates VI. So this means that the statue was moved from the cult place to the
entrance of the fortress by Mithradates VI. The second possibility is that it was brought
by him, after announcing himself as a king in Pergamon, from Pergamon or a centre
under the influence of Pergamon, all the way to his fortress in Ordu. In this way he must
have made his propaganda and at the same time he must have seeked for mercy from
the goddess Cybele, as the political events started turning out to be negative for him. As
a result, the stylistic characteristics of Cybele do not overlap with the dates 90-64 BC
as Mithradates VI must have reorganized the cult place as a fortress with its entrance
and niche for the statue. This shows us that the statue was not planed for this place but
was produced much earlier, just as the capital of the pilaster. Both have been dated to
the 2nd century BC
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 26 |