Abstract
From July 1986 to September 1996, 322 arteriovenous fistulas were constructed in 250 patient for permanent hemodialysis: 315 autogenous and 7 graft fistulas (polytetraflouroethylen (PTFE)-4, dacron-3). 269 snuffbox (84%), 29 radiocephalic (8%), 24 brachiocephalic (7%) and 1 subclavian (0.3%) arteriovenous fistulas were performed. Successfull rate at first operations (255/322) was 79%. In the immediate postoperative period, 54 snuff box fistulas (20%) developed complications (52 early occlusion and 2 postoperative local bleeding) while 6 radiocephalic fistulas (20.6%) developed immediate postoperative complications (5 early occlusion and 1 anastomotic hemorrhage). Brachiocephalic fistulas didn't developed any immediate postoperative complications. In the long-term period 9 brachiocephalic fistulas (37.5%) developed complications (4 venous return dysfunction 3 aneurysm 1 graft infection and 1 late trombosis) while 4 snuff box fistulas and 1 radiocephalic fistulas developed late trombosis. Based on this complication rates, we should make every effort to construct tire autogenous snuff box fistula as the first choice of hemodialysis access procedure in properly selected patients.
Hemodiyaliz Amaçlı Arteriovenöz Fistül Uygulamalarında Ameliyat Sonrası Gelişen Komplikasyonlar
Haziran 1986-Eylül 1996 yılları arasında kronik böbrek yetmezliği olan 250 hastaya hemodiyaliz amaçlı toplam 322 arteriovenöz fistül uygulaması yapıldı. 269 (%83.3) snuff box, 28 (%8,6) radiosefalik ve 24 (%7.4) brakiosefalik arteriovenöz fistül operasyonu gerçekleştirildi. 7 hastaya sentetik greft uygulandı (PTFE-4, dakron-3). ilk operasyonda başarı oranı %79 (255/322) idi. Ameliyat sonrası erken dönem komplikasyon oranlan; snuff box fistül uygulananlarda %20 (52 erken tıkanıklık, 2 lokal kanama) ve radiosefalik fistül uygulanlarda %21.4 (5 erken tıkanıklık, 1 anastomoz bölgesinden kanama) idi. Brakiosefalik fistül uygulananlarda herhangi bir erken dönem komplikasyonu gelişmedi. 9 (%37.5) brakiosefalik fistül uygulamasında geç dönem komplikasyonu (4 venöz dönüş yetersizliği, 3 anevrizma formasyonu, 1 greft infeksiyonu ve 1 geç tromboz) gelişirken, 4 snuff box ve bir radiosefalik fistül uygulamasında geç tromboz meydana geldi. Bu komplikasyon oranlan dikkate alındığında, uygun hastalarda snuff box fistül uygulamasının öncelikle tercih edilmesi gerektiği görülmektedir.
Keywords
Details
| Primary Language | English |
|---|---|
| Journal Section | Basic Medical Sciences |
| Authors | |
| Publication Date | December 23, 2009 |
| Submission Date | December 21, 2009 |
| Published in Issue | Year 1998 Volume: 15 Issue: 4 |
Cite
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.