In this study, the formation process of the “market style” in the early 20th century, the effects of the market phenomenon in Turkish makam music, and the conceptual frameworks on the axis of the “classical style-market style” dilemma will be discussed vocally. Some music-oriented technological innovations, which started to come to the fore towards the end of the 19th century, brought new perspectives to the understanding of music through different expansions in the cultural dynamics of the Ottoman society, which evolved from the traditional to the “modern”, with the influence of the policies that diversified the perceptions of thought and taste of the period. Remarkable mechanisms, which later paved the way for the popularization of vocal artists such as records, gramophone, radio, microphone/amplification, and casino/stage planes have paved the way for significant breaks in the nature of the classical style and paved the way for the establishment of a new musical perception, which covered today with the terms “market style/market music” in maqam music. Although the self-consistent stance of the traditional circles, which regarded this new music perception as a kind of degeneration and approached the performative innovations and musical experiments that democratized music in terms of class, continued decisively in the following periods, market-oriented music continued to be in demand by various segments of the society. While the ruptures that started to be seen in the structure of the classical style with the clear effects of changes and transformations, which point to a separate analysis at the level of social strata, led traditional circles to take new measures, it seems to have become a kind of fulcrum for market music. The performative dimensions of these breakpoints and the new music perception with fresh contents constitute the basic infrastructure of this study aiming to offer a different perspective on the history of Turkish music in the 20th century. In this respect, the evaluation criteria that will be shaped around this theme, which points to a historical research area, will also form a significant basis for describing, interpreting and analyzing Turkish makam music vocal performances in a holistic perspective. While the criticisms made by the masters, who were the representatives of the classical attitude, or by the prominent intellectuals of the period who appreciated and defended this attitude at the level of thought and taste, reveal the obvious differences between the classical style and the market style, it can be interpreted as strong data that will touch the conceptual background from which these differences arise.
Bu çalışmada “piyasa tavrı”nın 20. yüzyıl başlarındaki oluşum süreci, piyasa olgusunun Türk makam müziğindeki etki alanları ve “klâsik tavır-piyasa tavrı” ikilemi eksenindeki kavramsal çerçeveleri vokal açıdan ele alınacaktır. 19. yüzyılın sonlarına doğru gündeme gelmeye başlayan müzik eksenli bazı teknolojik yenilikler, dönemin düşünce ve zevk algılarını çeşitlendiren politikaların da etkisiyle Osmanlı toplumunun kültürel dinamiklerinde gelenekselden “modern”e evrilen farklı açılımlar yoluyla müzik anlayışlarına yeni perspektifler getirmiştir. Daha sonraları taş plâk, gramofon, radyo, mikrofon/amplifikasyon ve gazino/sahne düzlemlerinde ses sanatçılarının popülerleşmesine zemin hazırlayan dikkat çekici mekanizmalar, öncelikle klâsik tavrın doğasında kayda değer kırılmaların önünü açmış ve bugün makam müziğinde “piyasa tavrı/piyasa müziği” tabirleriyle karşılanıp genellenen yeni bir müzik algısının yerleşmesine önayak olmuştur. Bu yeni müzik algısına bir tür dejenerasyon gözüyle bakan, getirilen performatif yeniliklere ve müziği sınıfsal açıdan demokratikleştiren müzikal denemelere eleştirel bir tutumla yaklaşan geleneksel çevrelerin kendi içinde tutarlı duruşları sonraki dönemlerde de kararlılıkla devam etse de piyasa eksenli müzik, toplumun çeşitli kesimlerince rağbet görmeye devam etmiştir. Toplumsal katmanlar düzeyinde ayrı bir inceme konusuna işaret eden değişim ve dönüşümlerin açık etkileriyle klâsik tavrın yapısında görülmeye başlayan kırılmalar, geleneksel çevreleri yeni önlemler almaya yöneltirken, piyasa müziği için de bir tür dayanak noktası olmuş görünmektedir. Söz konusu kırılma noktalarının ve oluşan yeni müzik algısının performatif altyapıları, 20. yüzyılın Türk müziği tarihine farklı bir perspektif getirecek taze içerikleriyle bu çalışmanın temel alt yapısını oluşturmaktadır. Bu bakımdan tarihsel bir araştırma alanına işaret eden bu temanın etrafında şekillenecek değerlendirme kıstasları, Türk makam müziği vokal performanslarının bütüncül bir perspektifte betimlenmesi, yorumlanması ve analiz edilmesi adına da kayda değer bir temel oluşturacaktır. Klâsik tavrın bizzat temsilcisi olan üstatların ya da bu tavrı fikir ve beğeni düzeyinde takdir edip savunan dönemin isim yapmış aydınlarının yaptıkları eleştiriler, klâsik tavır ile piyasa tavrı arasındaki bariz farklılıkları gözler önüne sererken, bu farklılıkların içinden doğduğu kavramsal arka plâna da temas edecek güçlü veriler olarak yorumlanabilir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Music |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | August 21, 2023 |
Publication Date | June 30, 2023 |
Submission Date | March 8, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 24 |