Türk müziğinin bugünkü teori, icra ve eğitiminin gelişiminde en belirleyici role sahip olan H. S. Arel, bu makalede, Türk mûsikîsine yaklaşımında öne çıkan ütopyacı, Garpçı ve Türkçü söylemleri üzerinden, eleştirel bir değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Buradaki ana amaç, bu üç yönelimin, kültürel konumlanış ve ideoloji bakımından Arel’in söylemlerinde nasıl şekillendiğini tespit etmektir. Arel’in Türk mûsikîsi üzerine yazılarının önemli bir kısmı, bizzat kendisinin sahibi olduğu popüler mecmualarda yayınlanmıştır. Bu yazılarda kullanmayı tercih ettiği söylemlere göre o, her şeyden evvel bir ütopyacıdır. Türk mûsikîsinin kendi zamanındaki ‘tecelliyat’ından açıkça rahatsızdır. Arel, ‘başka bir âlem’e mahsus bir Türk mûsikîsi hayaline sahiptir. İkinci temel yön, onun Garpçılığıdır. Tipik bir Jön Türk olarak Arel’in medeniyet anlayışı tamamen Batı-merkezcidir. Söylemlerinde, tekâmül, terakki ve inkişaf kavramlarını ısrarla kullanmaya özel bir önem vermektedir. Üçüncüsü, söylemleri açısından en zayıf vurguya sahip olan Türkçülük yönüdür. Arel’in Türkçülüğü, dönemindeki siyasi milliyetçiliklerden bütünüyle uzaktır ve hemen tamamen ‘dilde sadeleşme’ye taraftar olmakla sınırlıdır. Sonuçta Arel, sadece, Garplılaştırmak suretiyle terakki ettirilebilecek ütopik bir Türk mûsikîsine ilgi göstermiştir. Bu nedenle de Arel’in Türk mûsikîsiyle ilgili söylemleri, ütopyacılıkla özdeş Garpçılık ve kendi kuşağındaki siyasi Türkçülüklerle ilgisi bulunmayan dil milliyetçiliği temelinde şekillenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Perspective, opinion, and commentary |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 6 Issue: 2 |
Yazarlarımızın editöryal süreçlerin aksamaması için editöryal emaillere 3 gün içinde yanıt vermeleri gerekmektedir.