Purpose: The purpose of this study is to determine the effects of the COVID-19 pandemic period on relationships between spouses and sexuality.
Method: This descriptive study was carried out between 20 November 2020 and 31 January 2021 nationwide in Turkey by using an online survey form. A “Participant Information Form” developed by the researchers by reviewing the literature was used to collect data.
Results: The study included 417 women. It was determined that the sexual intercourse frequency of the women decreased in the COVID-19 pandemic period in comparison to before the pandemic (p=0.000). The sexual intercourse frequencies of the women who were separated from their spouses during the COVID-19 pandemic period due to the risk of infection, those whose sexuality and marriage were negatively affected due to COVID-19 and those whose spouses experienced sexual problems in the COVID-19 pandemic period were found to be significantly lower (p<0.05). Among the women whose marriages were negatively affected in the COVID-19 pandemic period, it was determined that 47.3% experienced negative effects on their sexuality, 36.3% experienced negative effects related to their vaginal lubrication status, 31.9% experienced negative effects on their frequency of orgasm, 44% experienced negative effects on their sexual satisfaction levels, 18.7% experienced negative effects in relation to having pain/discomfort during sexual intercourse, and 14.3% experienced differences in terms of their spouses having sexual problems (p<0.05). There was a significant relationship between the women’s status of having their marriage affected by COVID-19 and their sexual desire, and 53.8% of the women whose marriages were negatively affected in the COVID-19 pandemic period were found to experience changes in their sexual desire (p=0.000).
Conclusion: It was concluded that, in the COVID-19 pandemic period, the sexual intercourse frequency of the women decreased, their relationships with their spouses and sexual functions were negatively affected, and their statuses of COVID-19 affecting their marriage were related to their sexual functions.
Amaç: Bu çalışmanın amacı COVID-19 pandemi sürecinin eşler arasındaki ilişki ve cinsel yaşam üzerindeki etkisini belirlemektir.
Yöntem: Tanımlayıcı tipte yapılan araştırma 20 Kasım 2020- 31 Ocak 2021 tarihleri arasında Türkiye genelinde online anket formu kullanılarak gerçekleştirildi. Verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından literatür taranarak oluşturulan “Katılımcı Bilgi Formu” kullanıldı.
Bulgular: Çalışmaya 417 kadın katıldı. COVID-19 dönemi öncesi ve sonrası karşılaştırıldığında kadınların cinsel ilişki sıklığının pandemi döneminde azaldığı belirlendi. (p=0,000). COVID-19 süresince bulaş riski nedeniyle eşi ile ayrı kalan, COVID-19 nedeniyle cinsel ilişki ve evliliği olumsuz etkilenen ve COVID-19 döneminde eşinde cinsel sorunu olan kadınların cinsel ilişki sıklığı istatiksel olarak anlamlı düşük bulundu (p<0,05). COVID-19 sürecinde evliliği olumsuz etkilenen kadınların %47,3’ünün cinsel ilişkisinin, %36,3’ünün cinsel ilişki esnasında vajinal ıslaklık/kayganlık durumunun, %31,9’unun orgazm sıklığının, %44’ünün cinsel ilişki tatmin düzeyinin, %18,7’sinin cinsel ilişki esnasında ağrı/rahatsızlık duyma durumunun ve %14,3’ünün eşinde cinsel sorun varlığında farklılık deneyimlendiği bildirildi (p<0,05). COVID-19’un evliliği etkileme durumu ile cinsel istek arasında anlamlı bir ilişki olduğu ve COVID-19 sürecinde evliliği olumsuz etkilenen kadınların %53,8’inin ise cinsel isteğinde değişiklik olduğu saptandı (p=0,000).
Sonuç: COVID-19 pandemi sürecinde kadınların cinsel ilişki sıklığının azaldığı, eşleri ile ilişkileri ile cinsel fonksiyonlarının olumsuz olarak etkilendiği ve COVID-19’un evliliği etkileme durumunun kadınların cinsel fonksiyonu ile ilişkili olduğu saptandı.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Ebelik |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 7 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 16 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 11 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 1 Sayı: 2 |
Sağlık Bilimleri ve Teknolojileri Dergisi (SABİTEK) 'nde yazılar Türkçe veya İngilizce olarak yayımlanır. Türkçe yazılar kolay anlaşılır olmalı, duru bir Türkçe ile yazılmalı, Türk dilinin bütünlüğü korunmalı, yazılar Türk Dil Kurumu kurallarına uygun olmalıdır. Mümkün olduğu kadar yabancı sözcüklerin kullanımından kaçınılmalı, Türkçe çok yaygın olarak kullanılan yabancı sözcüklerin Türkçe karşılığı ilk kullanımlarında parantez içinde verilmelidir. Türkçede çok kullanılmayan sözcüklerin yabancı dildeki karşılığı ilk kullanımlarında parantez içinde verilmelidir. İlaçların ticari adları yerine jenerik (etken madde) adları Türkçe okunduğu gibi verilmelidir. İngilizce yazılar anlaşılır ve hatasız olmalıdır.