Abstract
Skolastikler, ticari alış verişi yalnızca günahkarlık olarak kınamakla kalmamakta fakat bununla birlikte, tüccarların da hile ve sahtekarlıkla birlikte dalavere ve aldatma suçunu işlemekte olduklarına işaret ettikleri gibi, tüccarın kazancını kendi emeğini tazmin etmekle sınırlandırmaya mecbur olduğunu ilan etmektedirler. Tamahkarlık öldürücü bir günahkarlık olarak görülmüş ve hırslılığın kınanması gözde bir konu olmuştur. Orta çağ kilisesi özel mülkiyeti savunmuş ve tüccara emeğinin uygun bir karşılığını almasına izin vermiş olmasına rağmen, zenginliklere yol açan aşırılığı günahkarlık olarak görmüştür. Aquinas, her şeyde orta yolu takip etmeye felsefi bir haklılık vermiş olmasına rağmen en meşhur vaazlarını zenginlik peşinde koşmanın tüm kötülüklerin kaynağı olduğu hakkında vermiştir. Gerçekten pek çok katolik yazar, eğer sonunda fakirleri rahatlatacaksa, zenginlik peşinde koşmaya hoşgörüyle bakmıştır. Skolastik tanımlama son derece açıktır, ana parayı aşan her ödeme tefeciliktir. Bütün skolastik yazarlar, tefeciliğin bir günah ve bir suç olduğunda görüş birliğine vardıkları gibi, tefecinin sadece kilise hukukunda değil pek çok ülkede uygulanmakta olan dünyevi hukuk tarafından da şiddetli bir şekilde cezalandırılmasını da savunmuşlardır
Details
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Journal Section | Articles |
| Authors | |
| Publication Date | March 1, 2009 |
| Published in Issue | Year 2009 Volume: 1 Issue: 3 |
