Yönetimin geçmişi insanlık tarihinin başlangıcına kadar uzanır.
Evrenin nasıl ve hangi şartlarda oluştuğu, insanı nasıl etkilediği,
insanın ortaya çıkışı ile ilgili koşulların açıklanması önemlidir. Bu
kronolojik çalışmada varoluştaki algı ve değişim, evrenin
oluşumu, insanlık tarihinin başlangıcına kadar uzanan kökler ve
yönetsel düşüncenin oluşumuna yer verilmiştir. İnsanlığın
köklerinin ve yönetimin köklerinin gelecekteki evrime ışık tutması
beklenmektedir. Nereden gelindiğinin bilinmesi, algı ve değişimin
yönetimi nasıl etkilediğini ortaya çıkaracaktır. Böylece daha iyi ve
çoğulcu bir yönetim anlayışının gelişmesi mümkün olabilir.
Günümüzde şirketlerin, kurumların ve sosyal ilişkilerin daha iyi
yönetilmesine, geçmişteki yanlışların düzeltilmesini ve
tekrarlanmamasını sağlayacak örgütlenmelere ve stratejilere
duyulan ihtiyaç oldukça yüksek düzeydedir.
Yönetimin köklerinin kronolojik bir yaklaşımla ele alındığı
çalışmada dünyada yaşanan kaos ortamında etkili olabilecek bir
yönetim anlayışının ip uçlarına yönelik değerlendirmeler yer
almıştır. Kronolojik açıklamalarda insanlık tarihindeki yönetim
yapılanmaları ve varoluştaki algının nasıl değiştiği yer almıştır.
Yeryüzündeki yaşamın ilk aşamasında anne ve çocuklardan
oluşan aile yapısında baba yoktur ve kadın eril cins olmaksızın
kendi kendine üreyen bir yaşamın tek temsilcisidir. Doğal seçilim
ve evrimleşmenin şekillendirdiği ilk insan topluluklarında, varoluş
algısının doğallığını yansıtan kadın egemenliğindeki yönetim
yapıları mevcuttur. Sabanın icat edilmesi, toplumsal mülkiyetten
bireysel mülkiyete geçiş, yazılı tarih, devlet ve din ile yönetim
yapıları yapay bir yolla değişime uğratılmıştır. Bu değişim,
kadınları toplumdan dışlayan erkek egemenliğindeki patriyarkal
yönetim örgütlenmelerini ortaya çıkartmıştır. Günümüzde erkek
egemenliğinin ideolojik, toplumsal ve politik gücü temelden
sarsılmaya başlamıştır. Bu çalışma ile sosyal yaşam ve doğadaki
biyolojik yaşam arasındaki ilişkinin ortaya çıkarılması, daha iyi
bir sosyal yaşam organizasyonu ve yönetimine yönelik önerilerde
bulunulması amaçlanmıştır. Kadınların doğal yaratıcı,
yönlendiren ve yöneten gücünün öne çıktığı bir yönetim değişimi,
tüm eşitsizliklerden arınan bir toplum, örgütlenme ve daha mutlu
bir gelecek umudu vermektedir
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Enlightenment |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 2, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |