II. Dünya Savaşı sonrasında bağımsızlığını kazanan sömürge
ülkeleri ile birlikte gelişmekte olan ülkelerin hızlı kalkınmayı
gerçekleştirmek için planlama yaklaşımını benimsemeleri yeni
ekonomik ve idari kurumların yaratılmasına sebep olmuştur.
Türkiye'de de bu konjonktürle bağlantılı olarak planlama örgütü
kurulmuş, bu örgüt kamu yönetimi içine dahil edilmiştir. Ancak
kurumun sahip olduğu görev ve yetkiler herhangi bir kamu
örgütünün sahip olduğu görev ve yetkilerden farklıdır. Kurum,
ekonomik kalkınma gündemini yönetmekle görevlendirilmiş fakat
ekonomik kalkınmayı sağlamak için hem siyasal hem yönetsel hem
de toplumsal alanı düzenleyecek kararlar alabilen, kamu
politikalarını yönlendiren kurumlar üstü bir yapı olarak ortaya
çıkmıştır. Devlet Planlama Teşkilatı(DPT), ekonomik ve yönetsel bir
kurum olmasının yanı sıra Osmanlı-Türk modernleşme sürecinin
önemli bir aktörüdür. Kurum, devlet merkezli ve elit-bağımlı
modernleşme sürecini sürdürmekle birlikte kendinden önceki
bürokratik elitlerden farklılaşarak yeni bir elit tipolojisi olan
teknokratik elitler üretmiştir. Teknokratik elit tipolojisine ve
demokrasi-teknokrasi ikiliğine rağmen bu elitler demokrasi
ideallerini ekonomik kalkınma ve sosyal adalet temelinde
sürdürmüşlerdir. Bu çalışmada DPT, kurumsalcılık
perspektinden ele alınacak, modernleşme sürecinin sürekliliğini
ve devlet merkezliliğini göstermek için karşılaştırmalı bir kurum
olarak Tanzimat Dönemi Hariciye Nezareti ile benzerlikler
kurulacaktır. Teknokratik elitlerin kısa süreli iktidarları kurumun
kurulmasından ilk teknokratların istifasına kadar geçen süreci
(1963) kapsayacak şekilde ele alınacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Public Administration |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 2, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |