Türkler İslamiyet’e girdikten kısa bir zaman sonra siyasî alanda olduğu gibi ilmî
alanda da öncü olmuşlardır. Bu anlamda oluşturulan eğitim kurumları yüzyıllarca hizmet
vermiştir. Ancak XVII. yüzyıl sonlarından itibaren Osmanlı Devleti’nin askerî alanda
yenilgiler almasıyla birlikte bunların sebebi olarak eğitim kurumları da sorgulanmıştır.
Bunun sonucu olarak da askerî ve sivil anlamda birçok yeni okul açılmıştır. Bu okullar
çoğunlukla Avrupa’daki benzerlerinin taklidi olmuştur. Bu süreç, Islahat, Tanzimat, Meşrutiyet
ve Cumhuriyet dönemlerinde çeşitli değişikliklerle devam edip günümüze kadar
ulaşmıştır. Devlet kurumlarının değişik alanlarında yapılan yenilikler çoğunlukla aceleci
ve plansız bir şekilde ortaya konulmuş, yapılan değişikliklerin yürütülmesinde de istikrar
sağlanamamıştır. Yine değişiklikler yapılırken muhtevadan çok şekil ön plana çıkarılmıştır.
Bu sebeple diğer alanlarda olduğu gibi eğitimde de hedeflenen noktaya bir türlü
ulaşılamamıştır. Bugün de eğitimle ilgili yeni bir sistem ve anlayışa ihtiyaç duyulmaktadır.
Bu çalışmada eğitimle ilgili uygulamalar ana hatlarıyla özetlenmiş ve konuyla ilgili
önerilere yer verilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 29, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Issue: 57 |