Hz. Ali, fakih bir sahâbî olup hikmet kapısı olarak nitelenir. Hz. Peygamber’in eğitimi altında büyümüş olup ilk iman eden sahâbîler arasında yer almıştır. Asr-ı saadet’te
İslâm’ı tebliğ faaliyetine bilfiil iştirak etmiş; Bedir, Uhud, Hendek ve Hayber savaşlarına katılmış ve Hz. Peygamber tarafından birçok seriyyeye de komutan olarak atanmıştır. Yapılan antlaşmaların bazılarında da antlaşma metnini kaleme alan sahâbî olmuştur. Ayrıca vahiy kâtipliği vazifesinde de bulunan Hz. Ali, fıkıh ehliyeti ve hikmet yönüyle tanınmaktadır. Bu yönüyle ilk üç halifenin kendisine danıştığı seçkin sahâbe arasında yer almıştır. Hz. Ali, halife seçildikten sonra döneminde yaşanan bazı hadiseler nedeniyle günümüzde dahi en fazla tartışılan isimlerden biridir. Dinî bazı akımlar tarafından kendisine mitolojik değer atfedilmiş olmakla beraber Ehl-i Sünnet kaynakları Hz. Ali’yi tarihi şahsiyetiyle algılamaktan yanadır. Nitekim ona atfedilen söz ve hitabeler bu çerçevede ele alınmış ve fıkıh usulü kaynaklarından biri olan “sahâbe kavli” arasında değerlendirilmiştir. Hz.
Ali’nin sözleri, hitabeleri, görüşleri ve fetvaları ise Müslümanlar arasında hüsnü kabul görmüş olup bazıları Nehcü’l-belâga isimli kitapta bir araya getirilmiştir. Eser ağırlıklı olarak İslâm dininin iman, ibadet, ahlâk ve ahkâm konuları ile çeşitli içtimaî ve iktisadî meseleler hakkında bilgilendirici hususları ihtiva etmektedir. Bu çalışmada, Nehcü’l-belâga’da yer alan ve Hz. Ali’ye nisbet edilen tavsiyeler ve hikmetli sözlerden hareketle fıkıh ve ahlak alanındaki bazı temel konulara yaklaşımı incelenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 27, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 68 |