It is the human baby who needs help and support the most and for a long time among the livings. The child coming to the earth
without preparation and protection has to gain support from a guide in order to survive. It is his/her parents who prepare him/
her for the life and meet his/her spiritual and material needs from the very first day. Parents have some responsibilities such
as teaching the native language, getting them to accept the rules of the society in which they live, passing on the culture and
providing every kind of knowledge which will be useful in their future lives. The child cared and supported by the parents or
living with them will enjoy the delight of life and can have the necessary energy in order to be successful. However, the brokenup
of the families as a result of deaths or divorces either interrupts the education and socializing process of the child or affects
these processes unfavorably. Deprived of his/her parents due to the deaths or divorces, the child’s financial and psycho-social
needs can’t be fully met. The child will have to confront with living alone without the feelings of love, spiritual support, care and
affection. The child seeing the broken-up of the family in his/her school age will not be able to have the motivation necessary
for the academic success and his success will decrease.
The study dealing with the social problems which the children of the broken-up families have aims to measure the direct
relationship between the family and the child. The study assessing the results of the practical field research focuses on the
functions of the family institution in the individual and social life and the bond between the education and family institution.
Canlılar içinde yardım ve desteğe en fazla ve uzun süre ihtiyacı olan, insan yavrusudur. Dünyaya hazırlıksız ve korunaksız
olarak gelen çocuk, yaşamını sürdürebilmek için bir rehberden destek görmek zorundadır. Çocuğu, ilk günden itibaren hayata
hazırlayan, onun maddi ve manevi her türlü ihtiyacını karşılıksız olarak gideren kişi onun anne ve babasıdır. Anne babanın,
ailenin yeni üyesine ana dilini öğretmek, içinde yaşanılan toplumun kurallarını benimsetmek, kültürü aktarmak ve ileriki
yaşantıda gerekli olacak her türlü bilgiyi sunmak gibi sorumlulukları vardır. Anne babasıyla yaşayan ve onlar tarafından ilgilenilen
ya da desteklenen çocuk, yaşama sevinci duymakta, çalışmak ve başarılı olmak için gereken enerjiyi elde edebilmektedir.
Ancak, ailenin ölüm veya boşanma sonuçlarına bağlı olarak parçalanması, çocuğun eğitim ve sosyalleşme sürecini ya kesintiye
uğratmakta ya da bu süreçleri olumsuz etkilemektedir. Ölüm veya boşanma nedenleriyle anne babadan mahrum kalan çocuğun
ekonomik ve psikososyal ihtiyacı tam anlamıyla karşılanamamaktadır. Çocuk, sevgi, manevi destek, ilgi ve şefkat duygularından
uzak kendi başına yaşama durumuyla yüzleşmek zorunda kalacaktır. Ailenin parçalanmasıyla okul çağında tanışan çocuk,
akademik başarı için gerekli olan motivasyonu elde edemeyecek ve başarısı düşecektir.
Parçalanmış aile çocuklarının yaşadığı sosyal problemleri konu edinen çalışma, aile ile çocuk eğitimi arasındaki doğrusal ilişkiyi
ölçmek amacını taşımaktadır. Uygulamalı alan araştırması sonuçlarını değerlendiren çalışma, aile kurumunun birey ve toplum
hayatındaki fonksiyonlarına, eğitim ve aile kurumları arasındaki bağa yer vermektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 7 Sayı: 29 |