Su, canlı yaşamın varlığı açısından vazgeçilmez bir unsurdur. Dolayısıyla insanlık için suyun tedariki, temini ve depolanması elzem konulardandır. Bu anlamda insanlığın mimarlık tarihi serüveninde su mimarisi önem arz eden alanlardan olmuştur. Su ile ilişkili yapılar tarih öncesi çağlardan bu yana toplumlar için önemli olmuş, toplumların; sosyal, kültürel ve ekonomik gelişimleri açısından ön planda yer almıştır. Tarihte medeniyetler suyun taşınması amacıyla su kemerleri, su yolları, suyun biriktirilmesi için havuzlar ve sarnıçlar, suyun dağıtılması için maksemler, içmek amacıyla çeşmeler, sebiller, selsebiller, gibi su yapıları inşa etmişlerdir. Çeşmeler, suyun; kaynağından bir hazneye toplanarak veya borularla getirilerek lüleli veya musluklu, mermerden, taştan veya buna benzer malzemelerden yapılmış, umuma mahsus su alma yerleridir. Çeşmeler; ortada kitabesi olan nişi çevreleyen bir kemer, tas nişi, ayna taşında bir musluk, musluktan akan suyun biriktirdiği bir yalak, yalağın iki yanında dinlenme taşı formunda cephe düzenine sahiptir.
Türk-İslam dönemi su mimarinsin en sanatsal yapıları olan çeşmeler mükemmel mimari düzenlemeleri, şebekeleri, taş süslemeleri, bezemeleri ile dönemlerinin anıtsal özelliklerini yansıtmaktadır. Malatya çeşmelerinde su haznesi sadece 4 çeşmede görülür. Cephe gerisinde yer alan su haznesi ve düz dam şeklinde ve yığma taşla örülmüş duvar örgüsüne sahiptir. Çeşmelerin cephelerinde yoğun bir bezeme görülmez. Birkaç örnekte devşirme malzeme kullanılarak süsleme yapılsa da, Klasik Dönem Osmanlı süsleme unsurları kullanılmamıştır. Küçük ölçekli çeşmelerin yanı sıra heybetli ebatlarıyla dikkat çeken çeşme örnekleri de bulunur. Bu bağlamda, burada tanıtılacak ve mimari yönden tartışılacak olan bu yapıların, akademik literatüre mütevazı da olsa bir katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Sanat Tarihi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 54 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi