Doğasında medeniyet olan insanlar bir araya gelip toplumları oluşturduklarında belli bir düzen içinde yaşamaya da ihtiyaç duymuşlardır. Çünkü bir arada yaşamak medeniyet için yeterli değildir. Bu yüzden insanlar gereken düzenin sınırlarını, şartlarını ve ilkelerini belirlemişler ve nihayetinde adalet ve sevgi gibi bazı erdemleri esas almışlardır. Toplumun her bireyi bu erdemlere göre yaşadığında düzen sağlanacak, böylece medeniyet kurulmuş olacaktır. Adalet erdemi hak ve sorumlulukları açısından insanları ortak bir iyiye yönlendirmiştir. Sevgi erdemi ise fedakarlığı önemsemiştir. Yunan filozoflarından İslam düşünürlerine kadar adalet ve sevgi erdemleri işlenmiştir, karşılaştırılmıştır. Tûsî ve Kınalızâde ise sevgi erdemini de siyasi anlamda ele almış, hatta adalet erdemine üstün görmüştür. Ayrıca bu üstünlüğün ne açıdan olduğunu, eksik yanlarını ve uygulama alanlarını açıklamışlardır. Bu makalede, siyasetin temel erdemi kabul edilen adalet ilkesi açıklanmış, ardından sevgi erdeminin siyasetteki yeri anlatılmış ve nihayetinde bu iki erdemin karşılaştırması yapılmıştır. Bu inceleme sırasında Tûsî’nin Ahlâk-ı Nâsırî eseri ve Kınalızâde’nin Ahlâk-ı Alâî eseri temel alınmış, sevgi erdemine dair farklı görüşlere de yer verilmiştir.
Human beings who have civility by nature, have needed to live in an order when they come together and form societies, because living together is not enough to be civilized. Therefore humans have determined borders, conditions and principles of their system. Then some virtues like justice and love are predicated on the system. When every individual in the society lives according to these virtues, they can keep the order and establish their civilization. Justice as a virtue leads people to common good for the purposes of their rights and responsibilities. Besides, love as a virtue bases * Istanbul 1 Bu makalenin aslı İstanbul Şehir Üniversitesi İslami İlimler Fakültesine bitirme ödevi olarak Şehir Üniversitesi, İslami İlimler, Eposta: humeyraocakzade@std.sehir.edu.tron altruism. From Greek ideas to the Islamic philosophy, the virtue of justice and love have been discussed and compared. Moreover, Tûsî and Kınalızâde took not only justice but also the virtue of love as the subject of political sciences. Even they considered that love is above justice. Then they explained in which respect love is above, what is the deficiencies of that virtue and, how they can be applied. In this article, the virtue of justice which is accepted as the main virtue in politics, is explained, and then the place of the virtue of love in politics is expressed, and lastly these tow virtue are comparised. Tûsî’s book Ahlak-ı Nasırî and Kınalızâde’s book Ahlak-ı Alâi are the main sources of this research, additionally some other voices about the virtue of love are found in the article
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 1 |