Greece, which occupied Izmir in May 1919, expanded the occupation area in 1920 and 1921 and advanced to the interior of Anatolia. Having suffered a heavy defeat at the Battle of Sakarya at the end of the summer of 1921, the Greek army lost its offensive initiative, retreated to the west of the Sakarya river and started to defend itself. . The defeat suffered after the Battle of Sakarya caused the loss of trust in the Greek army both among the Greek administrators and among the Greeks living in Western Anatolia and Istanbul. The Greeks of the region, who supported the Greek occupation in Anatolia since May 1919, understood that they could not continue to live in these lands, which would again be under Turkish rule after a possible Greek defeat. As the rumors that the Greek army would withdraw from Anatolia became more and more widespread, the Greeks of the region entered into some structures and studies in order to hold the Greek-occupied territories. The prominent Greeks of Izmir, who gathered around the metropolitan Christotomos, established an organization called the Asia Minor Defense Organization (Mikrasiatiki Amina) in October 1921. The main goal of the organization was to organize the resistance of the Anatolian Greeks and to carry out studies aimed at establishing an autonomous state in Western Anatolia. Initially, Greece, which did not like this organization and this idea, had the idea that until mid-March 1922, England would intervene in the situation in Anatolia and revise the Treaty of Sèvres and impose it on the Turks. However, Greece, which could not see the support it expected at the meeting of the foreign ministers of the allied states held in Paris on March 22, 1922, began to make plans for the evacuation of Anatolia. Greece, which plans to establish an autonomous state based in Izmir and affiliated to Greece in Western Anatolia if it leaves Anatolia, has contacted the Asia Minor Defense Organization and supported the organization. As a result, autonomy was declared in Western Anatolia on July 30, 1922. In this study, the reflections of Greece's declaration of autonomy in Western Anatolia on the Turkish press will be scrutinized and evaluated.
1919 yılı Mayıs’ında İzmir’i işgal eden Yunanistan, 1920 ve 1921 yıllarında işgal sahasını genişleterek Anadolu’nun içlerine kadar ilerlemiştir. 1921 yazı sonunda gerçekleşen Sakarya Meydan Muharebesi’nde ağır bir yenilgi alan Yunan ordusu taarruz inisiyatifini kaybetmiş, Sakarya ırmağının batısına çekilerek savunmaya geçmiştir. Sakarya Muharebesi’nden sonra uğradığı yenilgi gerek Yunan idarecilerinde gerekse Batı Anadolu’da ve İstanbul’da yaşayan Rumlar arasında Yunan ordusuna olan güvenin yitirilmesine neden olmuştur. 1919 yılı Mayıs ayından beri Anadolu’da devam eden Yunan işgaline destek veren bölge Rumları, olası bir Yunan yenilgisi sonrasında tekrar Türk hakimiyetine geçecek olan bu topraklarda yaşayamaya devam edemeyeceklerini anlamışlardır. Yunan ordusunun Anadolu’dan çekileceği yönündeki söylentilerin giderek yaygınlaşması üzerine bölge Rumları Yunan işgali altındaki toprakları elde tutulabilmek için birtakım yapılanmalar ve çalışmalar içine girmişlerdir. Metropolit Hristotomos’un etrafında toplanan İzmir’in ileri gelen Rumları, 1921 yılı Ekim ayında Küçük Asya Savunma Örgütü (Mikrasiatiki Amina) adını taşıyan bir örgüt kurmuşlardır. Örgütün başlıca hedefi Anadolu Rumlarının direnişini örgütlemek ve Batı Anadolu’da muhtar bir devlet kurmaya yönelik çalışmalar yürütmek olmuştur. Başlangıçta bu örgüte ve bu fikre sıcak bakmayan Yunanistan, 1922 yılı Mart ayı ortalarına kadar İngiltere’nin Anadolu üzerindeki duruma müdahale edeceği ve Sevr Antlaşması’nı revize ederek Türklere kabul ettireceği düşüncesini taşımıştır. Ancak 22 Mart 1922’de Paris’te yapılan müttefik devletler dışişleri bakanları toplantısında beklediği desteği göremeyen Yunanistan, Anadolu’nun boşaltılması durumu üzerine planlar yapmaya başlamıştır. Anadolu’yu terk ettiği takdirde Batı Anadolu’da İzmir merkezli ve Yunanistan’a bağlı bir özerk devlet bırakmayı planlayan Yunanistan, Küçük Asya Savunma Örgütü ile temasa geçerek örgütü desteklemiştir. Neticede, 30 Temmuz 1922 tarihinde Batı Anadolu’da muhtariyet idaresi ilan edilmiştir. Bu çalışmada, Yunanistan’ın Batı Anadolu’da muhtariyet ilan etmesinin Türk basınındaki yansımaları irdelenecek ve değerlendirilecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Article |
Authors | |
Publication Date | August 1, 2023 |
Submission Date | May 5, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 13 |
Yayının Türü: Uluslararası Akademik Hakemli-Altı Ayda Bir Yayınlanır