Hz. Peygamber’in vefatından sonra onun manevî otoritesinden faydalanmak isteyen kişi ve grupların hadis uydurdukları bilinen bir husustur. Siyasî ve mezhebî saiklerin yanı sıra insanları ibadete teşvik etmek, onlara Allah ve peygamber sevgisi aşılamak gibi düşüncelerle hadisler uydurulmuştur. Hemen her konuda tesadüf edilecek mevzu rivayetler arasında Allah’ın ahirette ve dünyada görülmesini işleyen haberler de bulunmaktadır. Çalışmada, hicrî birinci asır itibarıyla tartışılan kelamî meselelerden olan ru’yetullah konusunun mevzu haberlere nasıl yansıdığı, bu rivayetlerin muhtevasının tartışmalarda ele alınan konuların hangi boyutlarını yansıttığı tespit edilmiştir. Ele alınan mevzu rivayetlerin muhtevalarıyla senedi sahih olan rivayetlerin muhtevaları arasında yapılan mukayeseyle, ru’yetullah hadisleri özelinde senedin sağlamlığı ile metnin korunmuşluğu arasında ne düzeyde bir ilişki olduğuna dair bir fikir de elde edilmiştir. Mevzu rivayetlerde cennet ehlinin Allah’ı görmeleri olayında Allah’ı görmelerini engelleyen nurdan bir perdenin olduğu, sonrasında bu perdenin açılarak ru’yetullahın gerçekleşeceği anlatılır. Mevzu rivayetlerde Allah’ın dünyada da görülebileceği, nitekim Hz. Peygamber’in O’nu hem mi‘râcda hem de normal zamanlarda gördüğüne dair örnekler zikredilir. Aslında Hz. Peygamber’in mi‘râcda gördüğü Cebrail, Sidre ağacı ve bazı peygamberlerle ilgili betimlemelerin Allah için kullanıldığı tespit edilmiştir. Mi‘râc dışında olağan durumlarda Allah’ı görmesinden bahseden mevzu rivayetlerde belirgin şekilde insan biçimci anlatıların olduğu belirtilmelidir. Sahih rivayetlerde ise ahirette Allah’ın herhangi bir perdeleme olmaksızın doğrudan görüleceği vurgulanır. Yine sahih rivayetlere göre Allah’ın bu dünyada görülmesi mümkün değildir. Ru’yetullah konusundaki kelamî tartışmalar açısından bakıldığında mevzu rivayetlerin bu tartışmalara yönelik doğrudan bir planlama içermediği, yani tartışmalarda yer alan herhangi bir argümanı ya da üslubu belirgin bir şekilde yansıtmadığı söylenebilir. Ru’yetullah ile ilgili mevzu rivayetlerin sahih rivayetlerle mukayesesi, bu rivayetlerin sahih senedli rivayetlerden muhteva ve üslup yönüyle belirgin bir şekilde ayrıldığını göstermektedir.
It is a known fact that after the death of the Prophet, people and groups who wanted to benefit from his spiritual authority fabricated hadiths. In addition to political and sectarian motives, hadiths were fabricated to encourage people to worship and to instill in them a love for God and the Prophet. Among the narrations that can be found on almost every subject, there are also narrations that deal with the sighting of Allah in the hereafter and in the world. In this study, it is determined how the issue of ru’yatullah, which is one of the theological issues that have been discussed since the first century of Hijri, is reflected in the fabricated narrations and which dimensions of the issues discussed in the debates are reflected in the content of these narrations. By comparing the content of the narrations with the content of the authentic narrations, an idea of the relationship between the soundness of the chain of transmittters (isnad) and the preservation of the text in the hadiths of ru’yatullah was acquired. In the fabricated narrations about Ru’yatullah, it has been determined that the characteristics of Gabriel, the Sidre tree and some prophets that the Prophet saw on the mi‘raj were attributed to Allah. It should be noted that the narrations that speak of seeing God in ordinary circumstances other than Mi‘râj are markedly anthropomorphic. From the point of view of the theological debates on Ru'yatullah, it can be said that the narrations do not contain any direct planning for these debates. A comparison of the narrations about Ru’yatullah with the authentic narrations shows that these narrations differ significantly from the authentic narrations in terms of content and style.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Hadith |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 28, 2023 |
Submission Date | October 31, 2023 |
Acceptance Date | December 12, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |