Tefsir tarihinde içerdikleri malzemenin
‘nakil olması’ dolayısıyla ‘rivayet tefsiri’ kategorisine dâhil edilen
eserlerin her birinin kendine özgü üslup ve yöntemleri vardır. Söz konusu
eserlerin üslup ve yöntemlerine ilişkin tahliller, dâhil oldukları alana
katkılarını ortaya koymak açısından önem arz etmektedir. Makalede İbn Kesîr’in,
Tefsîru’l-Kur’âni’l-azîm adlı eserinde rivayet kullanımına ilişkin
yöntem ve uygulamalarının tahlili amaçlanmıştır. Zira tefsirde istihdam edilen
rivayet türleri ve bu rivayetlerin nakledilişindeki biçimsel farklılaşmalarda
düşünsel bir arkaplan mevcuttur.
Kur’an tefsirinde en iyi yöntemin sırasıyla
Kur’an’ın Kur’anla, sünnetle, sahabe ve tâbiun sözleriyle tefsir olduğunu
düşünen İbn Kesîr’in tefsirinde yer verdiği malzeme bu düşüncesiyle
örtüşmektedir. Bu noktada İbn Kesîr tefsiri, genel yapısı itibarıyla tefsiri
nakille sınırlandıran rivayet tefsiri geleneğinin çizgisinde bir yönteme
sahiptir. Kur’an’dan sonra ikinci kaynak olarak işaret ettiği “sünnet”e ilişkin
bilgiyi içeren rivayetlere yer vermesi ise rivayet tefsiri geleneğinden yöntem
olarak ayrıldığı en önemli noktadır. İbn Kesîr bu uygulamasıyla, ilk dönemlerde
Hz. Peygamber’in doğrudan ayetlere ilişkin açıklamalarını nakleden rivayet
tefsirlerinden farklı olarak ayetlerle doğrudan ilişkisi olmayan haberleri yani
sebeb-i vürûdu Kur’an tefsiri olmayan rivayetleri kendi ifadesiyle ‘sünneti’ de
tefsirin kaynağına dâhil etmiştir. Bu durum hadisçi bakışın tefsir literatürüne
etkisini de örneklemektedir.
İbn Kesîr Rivayet Kur’an Tefsiri Rivayet Tefsiri Nakil Tarik
In the history of tafsir, each of
the studies which is involved in the tafsir bi al-riwayah by reason of the
conveyance of the material that the studies contain has the unique wording and
methods. The analyses which is associated with the wording and methods of these
studies play a significant role in the contribution to the field in which the
analyses are involved. In this article, It is aimed at analysing the methods
and implemantation which is linked to the use of narration in that the study is
named for Tefsiru’l-Kur’ani’l-‘azîm of Ibn Kathir. As, in the tafsir
there is an intellectual background in a variety of the narrations which is
structured and the stylistic differentiation which is involved the methods of
the conveyance of this narrations.
Ibn Kathir’s view is that in the
commentary of the Quran, the proper method is that the Quran is the commentary
with the Quran, al-sunnah, compenions and the statement of tabiun respectively
and the material that is involved in the commentary of İbn Kathir coincides
with this notion. In this respect, the tafsir of Ibn Kathir in terms of this
general construction has a method a line at the tradition of the commentary of
narration which is stricted the commentary to the conveyance. On the grounds
of, the Tafsir of Ibn Kathir refers to the narrations which contain information
about al-sunnah, the second source after the Quran, it is the most important
point that this tafsir is separated from the tradition of the tafsir bi
al-riwayah as a method. İbn Kathir, with this implementation, in the early
periods as distinct from the commentary of narration which clearly and directly
convey The Prophet’s statements about the verses, incorporates news which are
not directly related to the verses in other words sabab al-wurud, the narration
which is not the commentary of the Quran and of his own statement al-sunnah as
well into the source of the commentary. This situation exemplifies that the
approach of muhaddis has a noticeable effect on literature of the commentary at
the same time.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 4 Issue: 3 |