The battle of Çaldıran which took place in 1514 between two Turkish states, the Ottoman Empire and Ṣafavid
State, was one of the most important events in the history of the Oğuz Turkmens and the states they founded. This war deeply affected the socio-cultural, toponymic, and belief characteristics of the region and was an important factor in determining the borders of the two states that are parties to the war. After the battle of Çaldıran, principalities such as Dulkadirli were affected in Anatolian geography. In fact, the attitude of the Dulkadirli principality during the preparations for the battle of Çaldıran revealed the line between the Ottoman Empire and itself. As a result, Yavuz Sultan Selimmade a campaign to the region, changing the fate of this principality. The effects of the Çaldıran battle cannot be summarized only by interstate relations. Especially the groups belonging to the Qizilbāsh-Alevi belief system in Anatolia also taken their share of this war. Some people migrated to other settlements in Anatolia, while others migrated to the geography under the domination of the Ṣafavid state. Of course, Turkmen tribes under the Dulkadir principality are not exceptional in this situation.
This study focuses on two letters written by Shāh İsmāʿīl to the Dulkadir principality as a result of the developments between the Ottomans and the rulers of Dulkadir principality after the Battle of Çaldıran. Thanks to these two letters of Shāh İsmāʿīl, the animosity between Safavid state and Dulkadir principality in 1507 was put aside. It was documented by the letter that a new relationship was been established between Ṣafavid state and Dulkadir principality and that Shāh İsmāʿīl protected the Dulkadir principality. In these two letters, Shāh İsmāʿīl warned the elders of Dulkadir tribes against the possible dangers of Yavuz Sultan Selim and invited them to Ṣafavid land. Another prominent feature of the study is the reading and determination of Shāh İsmāʿīl’s seal on the letter.
In this study, the literature was reviewed. Some deficiencies were determined and correction of these deficiencies concretely through knowledge on archive data was aimed. Archive documents and resource comparisons, which would be seen below, support our assertion and give information on methodology we used.
İki Türk devleti Osmanlı ve Safevi arasında 1514 yılında gerçekleşen Çaldıran Savaşı, Oğuz Türkmenleri ve bunların kurduğu devletlerin tarihinde önemli hadiselerden biridir. Bu savaş bölgenin sosyo-kültürel, toponomik ve itikadî özelliklerini derinden etkilemiş, savaşın tarafları olan iki devletin sınırlarının belirlenmesinde önemli bir etken olmuştur. Çaldıran Savaşı sonuçlarından Anadolu coğrafyasındaki Dulkadirli gibi beylikler de etkilemiştir. Aslında Dulkadirli beyliğinin Çaldıran hazırlıkları aşamasında sergilediği tutum Osmanlı ile kendi arasındaki çizgiyi ortaya koymuştur. Bunun sonucunda da Yavuz Sultan Selim bölgeye bir sefer düzenleyerek bu beyliğin kaderini değiştirmiştir. Çaldıran’ın etkileri sadece devletler arası ilişkilerle özetlenemez. Anadolu’daki özellikle Kızılbaş-Alevi inanç sistemine mensup zümreler de bu savaştan payını almıştır. Kimisi Anadolu’daki başka yerleşim yerlerine göç ederken kimileri de Safevi Devleti’nin hakimiyet alanındaki coğrafyaya göç etmiştir. Dulkadirli yönetimine bağlı Türkmen aşiretleri de sözü edilen durumun dışında değildir.
Bu çalışma, Çaldıran savaşı sonrasında Osmanlı ile Dulkadirli beyliği hakimleri arasında gerçekleşen gelişmelerin sonucunda Şah İsmail tarafından Dulkadirli beyliğine yazılan iki mektubu konu edinmektedir. Şah İsmail’in bu iki mektubu sayesinde Safevi Devleti ve Dulkadirli Beyliği arasında 1507 yılında vuku bulan husumetin bir kenara bırakıldığı, aralarında yeni bir ilişkinin kurulduğu bir nevi Şah İsmail’in Dulkadiroğlularına sahip çıktığı belgelenmiştir. Bu iki mektupta Şah İsmail, Yavuz Sultan Selim tarafından gelecek olası tehlikelere karşı Dulkadirli aşiret büyüklerini uyararak onları Safevi coğrafyasına davet etmiştir. Çalışmanın öne çıkan bir diğer niteliği ise Şah İsmail’in mektuptaki mührünün tarafımızca okunulması ve tespit edilmesidir.
Bu çalışmada şimdiye kadar kaleme alınan literatür taranmıştır. Görülen eksiklikler tespit edilmiş ve bu eksikliklerin arşiv verilerindeki bilgilerle somut olarak giderilmesi amaçlanmıştır. Çalışma içerisinde ve eklerde sunulan arşiv belgeleri ve kaynak karşılaştırmaları savımızı desteklemekte ve kullandığımız metodoloji hakkında bilgi vermektedir
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 27, 2022 |
Submission Date | February 1, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 101 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.