XIX. yüzyıl ile XX. yüzyılın başlarında Türk halklarına yönelik en büyük tehditlerden birinin Çarlık Rusyasının emperyalizmi olduğu tarihî kaynaklardan bilinmektedir. Çar emperyalizminin istila siyaseti nedeniyle Türk halkları genel olarak dinî, millî yaşam tarzında hem manevi hem kültürel hem sanatsal birçok cephede kayıplar vermiştir. Orta Asya Türkleri için bu zorlukları yüklenmek hiç de kolay olmamıştır. Onlar ulusal kimliklerini koruyabilmek adına oldukça kapsamlı tarihi ve aynı zamanda çok zor sınavlardan geçmişlerdir. Bu tarihi süreç, özellikle kalbinde iman nurunu koruyan, milli değerleriyle iç-içe yaşayan, geleneklerine bağlı Türkler için çok ağır bir darbe oldu. Özbekler, Kazaklar, Kırgızlar, Karakalpaklar, Nogaylar, Tatarlar, Azerbaycanlılar ve diğer Türk kökenli milletler zorlu bir tarihi yoldan geçtiler. Bir taraftan halkın Çar zulmüne karşı isyanları, diğer taraftan mahalli han ve beylerin zulmüne karşı ayaklanmalar, onların karşısında milleti uyandırmaya çalışan cedit maarifetçilerinin faaliyetleri, tüm bunlara dönemin şair ve yazarları ilgisiz ve kayıtsız kalmamışlar, kendi tepkilerini, katkılarını ortaya koymuşlardır. Bu dönemin şair ve yazarları, hürriyete giden yolda Çar ve Sovyet emperyalizmine karşı eserler yazmıştır. Onlar, ülkeyi bu çıkmazlardan kurtarmanın tek yolunun bilim ve eğitim olduğunu çok iyi biliyorlardı. Bu nedenle her şeyden önce, cehaletle mücadele ederek, halkı aydınlanmaya, kötü adetleri bırakıp her açıdan gelişmeye teşvik etmişlerdir. XIX. yüzyıl ve XX. yüzyılın başında Türkistan dinî-maarifi edebiyatı temsilcileri arasında Pir-i Türkistan Ahmed Yesevi’nin görüşlerinden, Yesevіlikten etkilenen Azim Hâce, Meczub Nemenganî, Molla Yoldaş Hilvetî, Nizamî Hokandî gibi arif şairlerle beraber Molla Yusuf Seryâmî, Muhammedkul Muhayyir, Hazinî Hokandî gibi şairlerin de edebiyat ve sanat hayatında faaliyet sürdürdüklerini görebiliriz. Onlar dini-tasavvufi ağırlıklı konularda eserler yazarak edebiyat ehli ve halkın gönlünden derin yer almışlardır. Çalışmada adı geçen üç edibin hayatı ve eserleri üzerine genel bir değerlendirme yapılacaktır. Makale AP08855741 projesi çerçevesinde yayınlanmıştır.
It is known from historical sources that one of the biggest threats to the Turkic people was Tsarist Russian imperialism in the 19th to the beginning of 20th centuries. Due to the invasion policy of the Tsarist imperialism, the Turkic people in general suffered from losses in many fronts, i.e. their spiritual, cultural, artistic, religious, and national lifestyles. It has not been easy for the Turks of Central Asia to bear the burden of this difficult fate. They have undergone extensive historical and at the same time disastrous tests in order to preserve their national identity. This historical process has been a heavy blow especially for the Turks who protect the light of faith in their hearts, live together with their national values and stick to their traditions. Uzbeks, Kazakhs, Kyrgyz, Karakalpaks, Nogais, Tatars, Azerbaijanis and other descendants of Turkish nation have passed through a difficult historical path. On the one hand, the people’s revolts against the tyranny of the Tsar, on the other hand, the uprisings against the tyranny of the local khans and lords, the activities of the ingenious artists who tried to awaken the nation against them, the poets and writers of the period were not indifferent to all these, and they showed their own reactions and contributions. The poets and writers of this period wrote works against the Tsar and Soviet imperialism on the way to freedom. They knew very well that the only way to save the country from these impasses was science and education. For this reason, above all, by fighting ignorance, they encouraged the people to become enlightened, to abandon bad customs and develop in every way. Among the representatives of Turkestan religious education literature in the 19th century and the beginning of the 20th century, together with the wise poets such as Azim Hāce, Meczub Nemenganī, Molla Yoldaş Hilveti, Nizami Hokandi, who were influenced by Pir-i Turkistan Aḥmad al-Yasawī’s views and Yasawism, Molla Yusuf Seryamī, Muhammedkul Muhayyir, Hazinī Hokandi, we can see that poets, like us, continue their activities in the life of literature and art. They took a deep place in the hearts of the people of literature and people by writing works on religious-mystical subjects. A general evaluation will be made on the life and works of the three literary figures mentioned in the study.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 27, 2022 |
Submission Date | May 21, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 101 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.