Alevi- Bektaşi kültüründe önemli bir yere sahip olan ve sözlü gelenek içinde günümüze kadar aktarılan duvazların çoğunlukla şiir metinlerinin çalışılmasının yanında notalanarak kayıt altına alınıp ve icrâ ortamı içinde değerlendirilerek müzikâl olarak incelendiğini söyleyemeyiz. 1990’lı yıllar itibariyle ticari amaçla özel müzik sektöründe ve ayrıca yayın organlarında yer almaya başlayan duvazların, günümüzde icrâ ortamı olan ve değişim yaşayan cemlerde ve cemlerin dışında da icrâ edilmesi ve geleneksel yapısından uzaklaştırılması tehdidi ile karşı karşıya bulunmaktayız. Bu noktada süreklere, ocaklara özgü olan duvaz gibi miraçlama, semah, tevhid vb. formların icrâ ortamları dikkate alınıp notalanarak kayıt altına alınması gerekmektedir. Anadolu’dan Balkanlar’a kadar uzanan bir çizgide yaşamış ve yaşamakta olan duvazlar, Alevilikte yer alan “yol bir, sürek binbir” deyişine paralel bir şekilde ocaklara, yörelere ve süreklere göre çeşitlilik ve zenginlik göstermesi bakımından önem arz etmektedir. Ayrıca bunun yanında Alevi-Bektaşi kültürünün ve inanç yapısının çağlar boyunca aktarılmasında etkin bir dinamik olan duvazlar bu kültürü kuşaktan kuşağa aktararak yeni kuşaklar tarafından tanınmasını ve kabul edilmesini sağlaması; bireyin bilinç ve bilinçaltı düzeyde kendi kökleriyle temasını kurması; kültürel unsurları koruyarak metinsel ve ezgisel yönü ile topluluğun geçmiş ve bugünkü durumuna tercüman olması; ezgisel üslup ve içerik bakımından onu yaratan kültürün kalıplarıyla bir bütün oluşturması bakımından da önemlidir. Batıda kültürel antropologlar ve etnomüzikologlar halk şarkılarını kendi kültür bağlamı içinde ve müzikal açıdan incelemişler ve bu yöne dikkat çekmişlerdir. Bunun yanında şimdiye kadar bizdeki çalışmaların metin merkezli olmasından dolayı bu makalede Urfa/Kısas, Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş / Nurhak süreğine; Ordu/Gürgentepe Güvenç Abdal Ocağına; Ankara/Çubuk - Çankırı/Şabanözü merkezli ocaklara; Bulgaristan / Razgrad/Kubrat köylerine ait sahada çalıştığımız duvazlardan temsilî seçilmiş on dört örnek üzerinde duvazların müzikâl özelliklerini ortaya koyan müzikal bir çerçeve oluşturulacaktır. Halkbilimsel bir yaklaşımla ana hatlarının belirlemesinin yanı sıra cem düzeni içindeki yerlerine dikkat çekilecektir.
Duvaz which has been transformed generation to generation in oral tradition, has an important place in Alevi-Bektashi culture. Although the texts of “duvaz” have been studied, their musical notes have not been recorded and, their musical characteristics have not been studied in their performance context. After 1990s “duvaz” has gained place in private music sector and media on commercial purposes. In addition to this it is performed in both cem rituals which are in a process of change, and out of cem rituals, so the form is in danger of loosing its traditional qualities. At this point, the traditional forms as “duvaz” should be recorded with their written notes considering their performance context. The cultural anthropologists and ethnomusicologist of Europe and America have analyzed their folk songs according to their musical point in their own cultural context and they took attention to the musical characteristics of the folk songs. In this paper, the musical qualities of “duvaz” are presented through the fifteen samples of them studied in Urfa/Kısas, Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş; Ordu/Gürgentepe Güvenç Abdal Ocağı; Ankara/Çubuk - Çankırı/Şabanözü; Bulgaristan / Razgrad/Kubrat villages. The “duvaz” form is also explained within their places in cem rituals
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | March 11, 2011 |
Published in Issue | Year 2011 Issue: 57 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.