This study, in the light of sources, aims to partly investigate and analyse the enterance of Dersim region into the domination of Ottoman Empire, its position in the Ottoman administrative system and the status of Turkmen tribes which were called Kizilbash, since they support Safavids in Anatolia. Dersim entered into the domination of Ottoman Empire with the Battle * Doktora Öğrencisi, Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Genel Türk Tarihi, Ankara/Türkiye, dersimhan@gmail.com DOI: of Chaldiran. After establishment of State of Diyarbekir, Çemişgezek Sanjak, which today encloses the whole province of Tunceli and certain parts of Erzincan and Malatya, was connected to Diyarbekir. Sultan Selim conferred the Sanjak of Çemişgezek to Pir Hussein. After the death of Pir Hussein, the Sanjak was allocated among his sons. It can be learned who Beys of Çemişgezek were, from the archival documents and from Sharafname of Sharafeddin Khan, the Bey of Bitlis. During the reign of Sultan Selim, an incident whose consequences have not been agreed on even today occured. That is related to the number of murdered Kızılbas Turkmens. Idris-i Bitlis-i is the only person who gave information about this topic among historians who lived in that period. According to Idris-i Bitlisi, before Sultan Selim attacked Safavids, he had commanded to kill all Turkmens who supported Shah Ismail in Anatolia and were called Kizilbash. In his work, Bitlisi said that more than forty thousand people were killed. However, he did not regard Padishah as responsible for this much of death. According to him, Sultan commanded that the oppressed should not to be touched, and that the scribes should be careful. However, the beadle spilled blood with desire of having more assets and a lot of innocent people were murdered. After this incident some tribes moved to mountained regions including Dersim. By this way Turkmen population in Dersim increased
Bu çalışma, Dersim bölgesinin Osmanlı hâkimiyetine girişini, bölgenin Osmanlı idarisistemindeki yerini ve Anadolu’da Safevi yanlısı oldukları için Kızılbaş olarak adlandırılanTürkmen aşiretlerinin durumlarını, kaynaklar ışığında belirli bir ölçüde araştırıp sorgulamayıamaçlamaktadır. Dersim, Çaldıran Savaşı’ndan sonra Osmanlı hâkimiyetine girmiştir.Diyarbekir Eyâleti kurulduktan sonra da, bugünkü Tunceli ilinin tamamını ve Erzincan ileMalatya’nın bir kısmını içine alan Çemişgezek Sancağı buraya bağlanmıştır. Sultan Selim,Çemişgezek Sancağı’nı Pir Hüseyin Bey’e tevcih etmiştir. Onun ölümüyle de sancak oğullarıarasında paylaştırılmıştır. Çemişgezek Beyleri’nin kimler olduğu arşiv belgelerinden veBitlis Beyi Şerafeddin Han’ın Şerefnâme isimli eserinden öğrenilmektedir. Sultan SelimDönemi’nde, bugün dahi sonuçları üzerinde uzlaşılamayan bir olay meydana gelmiştir. Bu da,öldürülen Kızılbaş Türkmenleri’nin sayısı ile ilgilidir. Bu konu hakkında, o dönemde yaşamıştarihçiler arasında, bilgi veren tek kişi ise İdris-i Bitlisi’dir. İdris-i Bitlisi’ye göre, Sultan Selim,Safeviler üzerine yürümeden önce, Anadolu’da Şah İsmail’e meyleden ve Kızılbaş olarakadlandırılan Türkmenlerin yediden yetmişe öldürülmesini emretmiştir. Yapıtında kırk bindenfazla kişinin öldürülmüş olduğunu söyleyen İdris-i Bitlisi, bu kadar çok kişinin ölümündenpadişahı sorumlu tutmamaktadır. Ona göre padişah, mazluma dokunulmamasını, yazıcılaraise dikkatli olmalarını buyurmuştur. Ancak mübaşir mala tamah ederek kan dökmüş ve yaşlakuru birbirine karışmıştır. Bu olay sonrasında bazı aşiretler, içinde Dersim’in de olduğudağlık bölgelere çekilmiş ve böylece Dersim’deki Türkmen nüfusu da artmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 3, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 76 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.