Bir millete ait olan ve tarih boyunca dilden dile akratılan sözlü kültür ürünlerinden -masal, atasözü, deyim, fıkra, bilmece, ninni, türkü vb.- bazıları zamanla unutulmuş, bazıları değişikliğe uğramış, bazıları da ilk günkü şekliyle günümüze kadar ulaşmıştır. Atasözleri bir milletin görüş ve tecrübelerini en güzel yansıtan sözlü kültür ürünlerindendir. Atasözleri için eski kaynaklarda sav kelimesi kullanılırken daha sonraları mesel ve darbı mesel terimlerinin kullanıldığı görülmüştür. 11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmud eseri Divânü Lugâti’t Türk’te Türk atasözlerinin bazılarını kayıt altına almıştır. Tanzimat’tan sonra ise Şinasi, Durûb-ı Emsâl-i Osmaniye adlı eserinde atasözlerinin bir kısmını toplamıştır. Bu çalışmalarla birlikte yabancılar tarafından kaleme alınan transkripsiyon metinlerinde de Türklere ait sözlü kültür ürünlerine rastlamak mümkündür. Kendi halklarına Osmanlı Türkçesini öğretmek için hazırlanan bu metinlerde Osmanlı Türkçesinin gramer kuralları, söz varlığı verilmiş bununla birlikte bazılarında tematik olarak hazırlanmış konuşma cümleleri, alıştırmalar, bilmeceler, atasözleri, masallar ve fıkralar da ilave edilmiştir. Codex Cumanicus, Megiser’in Institutiones Lingvae turcicae libri quatuor, A. Wahrmund’un Praktische Handbuch der osmanisch-türkischen Sprache ve Preindl’nin Grammaire Turque adlı eserleri bunlardan bazılarıdır. P.J. Piqure’ün Grammatik der türkisch-osmanischen Umgangssprache Günlük Dilde Konuşulan Osmanlı Türkçesinin Grameri adlı eseri de 1864 yılında basılmış transkripsiyon metinlerindendir. Eserde 140 adet atasözüne de yer verilmiştir. Çalışmamızda P.J. Piqure’ün eserinde bulunan atasözleri tanıtılacak ve günümüz atasözleriyle karşılaştırılacaktır. Atasözlerinden unutulanlar veya değişikliğe uğrayanlar tespit edilmeye çalışılacaktır
Some products of oral culture - story, proverb, idiom, anecdote, riddle, lullaby, folk song, etc. - which belong to a nation and are passed by word of mouth throughout history have been forgotten in time; some have undergone changes; some have reached the present day as in their first form. Proverbs are the best products of oral culture reflecting view and experience of a nation. To name proverbs sav claim was used in earlier sources, then the terms of mesel adage and darbı mesel saying were seen to be used. In the 11th century, Kasgarlı Mahmud recorded some proverbs in his work Divânü Lugâti’t Turk. After reform era, Sinasi compiled a part of proverbs in his work named Durûb-u Emsâl-i Osmaniye. Besides these works, it is also possible to encounter products of oral culture belonging to Turks in transcription texts written by foreigners. In these texts prepared with the aim of teaching Ottoman Turkish to their own public, Ottoman Turkish grammar rules and vocabulary were given. Moreover, spoken sentences listed thematically in some texts, exercises, riddles, proverbs, stories and anecdotes were added. Codex Cumanicus, Institutiones Lingvae turcicae libri quatuor by Megiser and Praktische Handbuch der osmanisch-türkischen Sprache by A. Wahrmund and Grammaire Turque by Preindl are some of these works. Grammatik der türkisch-osmanischen Umgangssprache by P.J. Piqure is a transcription text published in 1864. A hundred and forty proverbs were included in the products of oral culture. In this study, the proverbs in the work of P.J. Piqure’ün will be introduced and compared with our present proverbs. Also, the proverbs forgotten or undergone changes will be investigated.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 12, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 86 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.