Proverbs, as one of the most deep-rooted and influential forms of expression in Turkish folk culture, constitute a unique and functional linguistic element—an essential component of the Turkish lexicon—that transmits the accumulated experiences, shared consciousness, and value judgments of the Turkish people from millennia ago through oral tradition across generations. These concise expressions should be regarded not only as reflections of individual life experiences, but also as core cultural texts that mirror the traditions, customs, moral principles, cultural structure, and social hierarchy of the society. In this context, proverbs generalize the situations encountered in daily life and present fundamental principles that regulate interpersonal and individual–society relationships.
This study focuses on three key concepts frequently addressed in Turkish proverbs: lineage, nobility, and being raised in a virtuous family environment. An analysis based on both the linguistic structure and the historical and socio-cultural background of these proverbs reveals that the virtuous behavior expected from individuals in Turkish society is predominantly associated with inherited qualities and moral education received within the family. Proverbs such as “asıl /asil azmaz, bal kokmaz” (“the noble does not degenerate, nor does honey stink”), “kurt yavrusu kurt olur” (“a wolf’s cub becomes a wolf”), and “oğlan atadan öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi” (“the boy learns table manners from his father; the girl learns sewing and tailoring from her mother”) reflect the intertwined operation of both genetic and environmental factors in the shaping of one’s character.
The aim of this study is to explore the position and function of lineage, family structure, and upbringing in the construction of individual identity within the traditional value system of Turkish society, and to reveal how these values are conceptualized in the collective mindset through the cultural data provided by proverbs. In this respect, proverbs will be approached not merely as linguistic units, but as instruments of moral pedagogy, social guidance, and cultural memory.
Türk halk kültürünün en köklü ve etkili anlatım biçimlerinden biri olan atasözleri, Türklerin binlerce yıl öncesinden süzülüp gelen tecrübelerini, ortak bilincini ve değer yargılarını sözlü kültür aracılığıyla nesilden nesile aktaran özgün ve işlevsel bir dil unsuru, önemli bir söz varlığı ögesidir. Bu özlü ifadeler, yalnızca bireysel yaşam deneyimlerini değil aynı zamanda toplumun gelenek ve göreneklerini, töresini, kültürel yapısını, ahlaki ilkelerini ve sosyal hiyerarşisini de yansıtan öz metinlerdir. Bu bağlamda atasözleri, halkın gündelik yaşam pratiğinde karşılaştığı durumları genelleyerek bireyler arası ve birey-toplum ilişkilerini belirleyen temel ilkeleri göstermektedir.
Bu çalışmada, Türk atasözlerinde sıklıkla yer verilen üç temel değer; soy, asalet ve iyi bir ailede yetişmiş olmak kavramları üzerinden bir çözümleme yapılmıştır. Atasözlerinin hem dilsel yapıları hem de tarihsel ve sosyo-kültürel arka planları göz önünde bulundurularak gerçekleştirilen analizlerde, Türk toplumunun bireyden beklediği erdemli davranışların çoğunlukla doğuştan gelen nitelikler ve aileden alınan terbiye ile ilişkilendirildiği sonucuna ulaşılmıştır. Özellikle “asıl/asil azmaz, bal kokmaz”, “kurt yavrusu/balası kurt olur” ve “oğlan atadan/babadan öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi” gibi atasözlerinde bireyin karakterinin belirlenmesinde hem kalıtımsal hem de çevresel etkenlerin birlikte işlediği görülmektedir.
Çalışmanın amacı, Türk toplumunun geleneksel değer sisteminde soyun, aile yapısı ve terbiyesinin bireyin kimlik inşasındaki yeri ile işlevini ortaya koymak; atasözlerinin sunduğu kültürel veriler ışığında, bu değerlerin halk zihniyetinde nasıl anlamlandırıldığını göstermektir. Atasözleri birer dilsel kalıp olmalarının yanında bir ahlak pedagojisi, bir toplumsal rehberlik sistemi ve bir kültürel hafıza unsuru olarak ele alınacaktır.
Makalenin hazırlık aşamasındaki fikir katkısından dolayı Doç. Dr. Meltem Yılmaz'a teşekkür ederim.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Lexicography and Semantics, New Turkish Language (Turkish of Old Anatolia, Ottoman, Turkiye) |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 21, 2025 |
Submission Date | April 14, 2025 |
Acceptance Date | August 19, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 115 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.