Bu çalışmada koronavirüsle mücadele gerekçe gösterilerek uzunca bir süre sessizliğe mahkûm edilen müzik sektöründeki emekçilerin pandemi süreci yaşam deneyimleri konu edinilmiştir. Söz konusu araştırmanın amacı, yaşam ve geçimini sürdürme savaşı veren; buna rağmen sosyal koruma ve sosyal refah politika ve uygulamalarının öznesi haline gelememiş müzik emekçilerinin gözünden ilgili salgın sürecini yansıtmaktır. On müzik emekçisi ile yarı yapılandırılmış formatta yüz yüze ve derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilerek hazırlanan bu çalışma sonucunda, müzik emekçilerinin büyük bir bölümünün sosyal güvencesiz, kayıt dışı ve günübirlik yevmiye usulüyle çalıştığı tespit edilmiştir. Herhangi bir sosyal güvenlik ve sosyal koruma programına dahil olmadan kayıtsız şekilde çalışan kişilerin oranının son derece yüksek olması müzik emekçilerinin Covid-19 buhranından orantısız biçimde zarar görmesine sebep olmuştur. Ek olarak, sektör emekçilerinin müşterek koruma talep edecekleri veyahut seslerini duyurabilecekleri herhangi bir sendikanın bulunmaması ve hak arama faaliyetlerinin çeşitli meslek birlikleri üzerinden gerçekleştirilmesi salgın sürecinin olumsuz etkileriyle başa çıkılmasını güçleştirmiştir. Covid-19 krizi, müzik sektörünün kurumsallaşma ve sendikalaşma konularındaki açmazlarının ne derece tehlike arz ettiğini gözler önüne sermiştir. Müzik emekçilerinin sosyal güvencesiz, kayıt dışı ve insan onuruna yakışır nitelikten uzak koşullarda çalışması bulgusundan hareketle hak ve sosyal adalet temelli kamusal müdahale ve düzenlemeler ivedilikle hayata geçirilmelidir.
In this study, the life experiences of the laborers in the music industry, who were condemned to silence for a long time in the fight against coronavirus, were discussed. The aim of this research is reflecting the relevant pandemic through the eyes of music laborers who has struggled to survive and to sustain their livelihood, nevertheless, could not become the subject of social protection and social welfare policies and practices. When the outputs of this study, which was prepared by conducting face-to-face and in-depth interviews with ten music laborers in a semi-structured format, are examined, it has been determined that most of the music laborers work without social security, informal and on daily wage basis. The fact that the rate of people working informally without being included in any social security and social protection program is extremely high, has caused music laborers to suffer disproportionately from the Covid-19 crisis. In addition, the absence of any union where laborers of the profession can demand joint protection or make their voices heard, and the fact that rights-seeking activities are carried out through various professional associations, has made it difficult to cope with the negative effects of the pandemic. The Covid-19 crisis has brought how dangerous the dilemmas of the music industry to light in terms of institutionalization and unionization pose. Based on the finding that sector laborers work without social security, informally and in conditions that are far from the decent human dignity, public interventions and regulations should be implemented urgently.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2023 |
Submission Date | May 11, 2022 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 34 Issue: 2 |