Kelile ve Dimne’nin İslam dünyasındaki çevirilerinden haberdar olan müderris, hattat ve şair Ali Çelebi, eseri Türk diline de aktarmaya niyetlenir. Hümâyûnnâme olarak adlandırdığı çevirisini tamamladıktan sonra Kanuni Sultan Süleyman’a sunar ve eser padişahın büyük beğenisini kazanır. Hümâyûnnâme yazıldığı yüzyıl ve sonrasında sevilir, yüz dokuz kopyası hazırlanır. Bir kısmı sultani nitelikte tezhiplerle bezeli bu örneklerin dördü resimlidir ve 16.yüzyıl sonlarında Osmanlı yönetimindeki eyaletlerde hazırlanmışlardır. Batı kültürünün de ilgisini çeken eserin batı dillerine birçok tercümesi yapılır. İşte bu çalışmanın amacı Hümâyûnnâme’nin resimli ve sultani nitelikte kopyalarının ketebe ve ön kayıtlarından yola çıkarak üretildiği çevreleri, hami-alıcı kitlesini ortaya koymak, başka bir deyişle bu seçkin örnekler çerçevesinde eserin popülerlik kazandığı kitleyi saptamaktır. Yazmanın batı dünyasındaki algısı, sultani nitelikte tezhiplerle bezeli örneklerinin nerelerde ve hangi yüzyıllarda yoğunluk kazandığı ve tezhiplerin tasarım programı; resimli kopyaların üslup özellikleri ve ketebesi bulunmayan resimli nüshaların benzer örneklerle karşılaştırmalar çerçevesinde üretim yerlerinin saptanması yazının diğer kapsamını oluşturur. Ayrıca resimlerin ikonografik değerlendirmesiyle de yazmaların üretim yerleri konusundaki soru işaretleri aydınlatılmaya çalışılmıştır.
Ali Chelebi, a scholar, calligrapher and a poet, who was aware of the existence of Kelile ve Dimnes’ translations, intended to translate it into Turkish. After completion, he named his work as Hümâyûnnâme and presented it to the Sultan Suleiman the Magnificient who appreciated him with his work. This work became famous in his time and a hundred and nine copies were produced from then. Four of these copies which were decorated with sultanic illuminations are illustrated and had been produced in the outer provinces of Ottoman Empire. There were also some translations of Hümâyûnnâme into Western languages as well. In this regard, the major aim of this paper is to clarify the circles in which these works are produced, the patron and client profile, based on the colophon records of some copies of sultanic quality or in other words to determine the masses among which these artworks became popular in terms of elite examples. The other aim of the paper consists of these topics: The perception in Western culture regarding these manuscripts; the time and place these sultanic illuminated examples became dense and popular; the design program of these illuminations; the style of illustrated copies; the determination of production locales of some copies which bear no information on the colophon records through comparison with similar other manuscripts. In addition to these aims, the question marks surrounding the production locales of the manuscripts are being clarified through iconographic evaluation of the illuminations
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 14 |