Doğu Türkistan, Mançu-Qing Hanedanlığı tarafından 1884 yılında bölgeye Xinjiang ismi verilmesi sonucu tamamen Çin hakimiyeti altına girmiştir. 1911 yılında Çin’de yaşanan iç çatışmalar, Xinhai Devriminin gerçekleşmesine ve Mançu-Qing İmparatorluğu’nun yıkılarak yerine Çin Cumhuriyeti’nin kurulmasına neden olmuştur. İhtilalin etkileri Doğu Türkistan’a da yansımış ve yönetim değişimi sonrası Doğu Türkistan, umumi valiler tarafından yönetilmeye başlanmıştır. Merkezî otorite tarafından denetlenmeyen Doğu Türkistan, umumi valilerin keyfi uygulamalarına tabi tutulmuştur. Bu makalede, Doğu Türkistan’da Çin yönetiminin baskıcı politikaları ve bu politikalara karşı verilen direnişin detaylarına odaklanılmaktadır. Çalışmada Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti’nin kurulmasını mümkün kılan tarihsel, siyasi ve toplumsal gelişmelerin neler olduğu sorusu üzerinde durulmuş aynı zamanda Çin’de yaşanan iç kargaşa ortamında Doğu Türkistan aydınları ve toplumun önde gelenlerinin nasıl bir mücadele yolunu tercih ettiklerini anlamak, Uygur bağımsızlık tarihinin söz konusu kesitini tarihî veriler ve siyasi söylemler doğrultusunda ortaya koymak amaçlanmıştır. Çin’in bölgedeki Türk halklarına yönelik uyguladığı baskı, şiddet ve tasfiye siyaseti, Doğu Türkistan’ın kültürel ve dinî yapısını tehdit etmiş, bölge halkının özgürlük mücadelesini tetiklemiştir. Jin Shuren’in umumi valilik yaptığı 1931 yılında başlayan Kumul Ayaklanması, bu dönemin önemli bir direniş örneği olup, Uygurların Çin yönetimine karşı verdiği mücadeleyi yansıtmaktadır. Kumul Ayaklanması’nın etkisi 1933 yılına gelindiğinde diğer Uygur bölgelerine de yayılmıştır. Bu doğrultuda Mahmut Muhiti önderliğinde Turfan’da ve Mehmet Emin Buğra öncülüğünde Hoten’de ayaklanmalar başlatılmıştır. Ayaklanmaların yaşandığı esnada, Doğu Türkistan’ın iki önemli merkezi olan Urumçi ve Kaşgar’da meydana gelen gelişmeler de incelenmiştir. Bu süreç, Doğu Türkistan halkının bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini güçlendirirken, aynı zamanda Cumhuriyetin kurulmasına giden yolu da hazırlamıştır. Nitekim Hoten Ayaklanması sonucu kurulan “Hoten İslam Hükûmeti” daha sonra Sabit Damolla’nın Kaşgar’a geçmesiyle birlikte burada “Şarki Türkistan İslam Cumhuriyeti” ismiyle varlığını ilan edecektir.
East Turkestan came entirely under Chinese control in 1884 when the Manchu-Qing Dynasty renamed the region as Xinjiang. The internal conflicts in China in 1911 led to the Xinhai Revolution, resulting in the collapse of the Manchu-Qing Empire and the establishment of the Republic of China. The effects of the revolution also reached East Turkestan, and after the regime change, the region began to be governed by general governors. Unsupervised by the central authority, East Turkestan was subjected to the arbitrary practices of these governors. This article focuses on the oppressive policies of Chinese rule in East Turkestan and the resistance efforts against these policies. The study focuses on the question of what historical, political, and social developments enabled the establishment of the Islamic Republic of East Turkestan. It also aims to explore the strategies of struggle adopted by East Turkestan intellectuals and prominent members of society during the period of internal turmoil in China and to present this specific chapter of Uyghur independence history based on historical data and political discourses. China's oppression, violence, and elimination policies targeting the Turkic peoples in the region threatened East Turkestan’s cultural and religious structure and triggered the people's struggle for freedom. The Kumul Rebellion, which began in 1931 under the governorship of Jin Shuren, stands as a significant example of resistance during this period, reflecting the Uyghur struggle against Chinese rule. By 1933, the impact of the Kumul Rebellion had spread to other Uyghur regions. Consequently, uprisings led by Mahmut Muhiti in Turfan and Mehmet Emin Buğra in Hotan were initiated. Developments in Urumqi, the capital of East Turkestan, and Kashgar, the symbol of independence, during the struggle led by East Turkestan fighters on these fronts are also examined. This process not only strengthened the independence and freedom struggle of the people of East Turkestan but also paved the way for the establishment of a republic. Following the Hotan Uprising, the “Hotan Islamic Government” was established, which later declared its existence as the “East Turkestan Islamic Republic” under the leadership of Sabit Damolla in Kashgar.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Regional Studies, Studies of the Turkic World |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2024 |
Submission Date | November 29, 2024 |
Acceptance Date | December 26, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 15 Issue: 3 |