Giriş: Burun, baş ve boyun bölgesinde malign deri tümörlerinin en sık görüldüğü organdır. Burun, kompleks yapısı ve anatomik ilişkileri nedeniyle rekonstrüksiyonu zor bir bölgedir. Bu çalışmada amacımız malign deri tümörleri eksziyonu sonrası burunda oluşan cilt defektlerinin rekonstrüksiyonunda kullandığımız algoritmayı sunmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya malign kitle eksizyonu sonrası burun cildi rekonstrüksiyonu uygulanmış hastalar dahil edildi. Bu hastalar; yaş, cinsiyet, özgeçmiş, tümörün yerleşimi, boyutu, uygulanan rekonstrüksiyon yöntemi, histopatolojik tanısı ve rekürrens gelişimi açısından değerlendirildi. Bulgular: Çalışmada 70 kadın, 60 erkek olmak üzere toplam 130 hasta incelendi. Ortalama yaş 67,8 idi. Tümörlerin en sık dorsum, alar bölgeler ve burun ucunda olduğu görüldü. Rekonstrüksiyon yöntemleri değerlendirildiğinde; %14,6 hastada primer onarım, %25,3’ünde tam kalınlıkta deri grefti, %60’ında fleple onarım tercih edildi. Alt bölgelere göre farklı flepler tercih edildi. En sık dorsal nazal, iki loblu, nazolabial flep ve alın flebinin kullanıldığı görüldü. Sonuçlar: Çalışmada temel olarak defekte yönelik rekonstrüksiyon prensibi kabul edildi. Dorsum, burun ucu, alar bölge, yan duvarlar, kolumella ve yumuşak üçgen şeklinde ayrılan alt bölgeler kendi içinde anatomik ilişkilere göre tekrar bölünerek bir rekonstrüksyion algoritması oluşturuldu. Burun cildi rekonstrüksiyonunda seçilecek yönteminin önceden belirlenmiş bir algoritamaya göre seçilmesi ile en iyi sonucu elde etmek ve komplikasyon oranını en aza indirmek mümkün olmaktadır.
Giriş: Burun, baş ve boyun bölgesinde malign deri tümörlerinin en sık görüldüğü organdır. Burun, kompleks yapısı ve anatomik ilişkileri nedeniyle rekonstrüksiyonu zor bir bölgedir. Bu çalışmada amacımız malign deri tümörleri eksziyonu sonrası burunda oluşan cilt defektlerinin rekonstrüksiyonunda kullandığımız algoritmayı sunmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya malign kitle eksizyonu sonrası burun cildi rekonstrüksiyonu uygulanmış hastalar dahil edildi. Bu hastalar; yaş, cinsiyet, özgeçmiş, tümörün yerleşimi, boyutu, uygulanan rekonstrüksiyon yöntemi, histopatolojik tanısı ve rekürrens gelişimi açısından değerlendirildi. Bulgular: Çalışmada 70 kadın, 60 erkek olmak üzere toplam 130 hasta incelendi. Ortalama yaş 67,8 idi. Tümörlerin en sık dorsum, alar bölgeler ve burun ucunda olduğu görüldü. Rekonstrüksiyon yöntemleri değerlendirildiğinde; %14,6 hastada primer onarım, %25,3’ünde tam kalınlıkta deri grefti, %60’ında fleple onarım tercih edildi. Alt bölgelere göre farklı flepler tercih edildi. En sık dorsal nazal, iki loblu, nazolabial flep ve alın flebinin kullanıldığı görüldü. Sonuçlar: Çalışmada temel olarak defekte yönelik rekonstrüksiyon prensibi kabul edildi. Dorsum, burun ucu, alar bölge, yan duvarlar, kolumella ve yumuşak üçgen şeklinde ayrılan alt bölgeler kendi içinde anatomik ilişkilere göre tekrar bölünerek bir rekonstrüksyion algoritması oluşturuldu. Burun cildi rekonstrüksiyonunda seçilecek yönteminin önceden belirlenmiş bir algoritamaya göre seçilmesi ile en iyi sonucu elde etmek ve komplikasyon oranını en aza indirmek mümkün olmaktadır.
Other ID | JA58YS33MC |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 24 Issue: 2 |